Dünya genelinde İslami finans, ülkemizde genellikle katılım finans olarak isimlendirilen sektör son 20 yıllık süreçte çift haneli büyüme göstererek 2021 yılı sonu itibariyle yaklaşık 3 trilyon ABD doları seviyesine ulaşmıştır. Katılım finans sektörünün reel ekonomi ile doğrudan bağlantılı olan iş modelleri ile mevcut reel ekonomiden oldukça uzaklaşmış finansal sistemin oluşturduğu risklere çözüm getirecek nitelikte daha adil, daha insani bir finansal sistem alternatifi olduğu göz ardı edilemeyecek bir gerçektir. Türkiye’de katılım finans sektörünün toplam finans sistemi içerisindeki payı özellikli 2000’li yıllar ile birlikte artış göstermiş olsa da gelinen noktada 2025 yılı için belirlenen yüzde 15 hedefinin oldukça altındadır. Katılım finansa ilişkin yasal çerçevenin yetersiz ve birbirinden kopuk olduğu mevcut ekosistem ile söz konusu payın 2025 yılı hedeflerine ulaşılmasının oldukça zor olduğu görülmektedir. Bu çalışmada, Türkiye katılım finans sektörü ekosisteminin iyileştirilmesi ve ekosistemin kurumsal bir yapıya kavuşturulması için “Türkiye’de katılım finans sektörünün toplam finans sektörü içindeki payının arzulanan düzeye çıkartılması için atılması gereken politika tedbirleri nelerdir?” sorusuna cevap olarak kurumsal ve yasal altyapı alternatifleri önerilmektedir. Önerilen model ile ülkemizde katılım finans kurumlarına olan olumsuz algının kırılması, sektörün bu anlamda bir sahibinin olması ile ilk planda 2025 hedefinin yakalanması anlamında önemlidir.
In the world, Islamic finance, the sector in our country is often referred to as participation finance in the last 20 years, showing double-digit growth, has reached the level of approximately 3 trillion US dollars by the end of 2021. Participation is a fact that the financial sector is a fairer, more human alternative to the financial system as to the risks of the financial system that is far away from the current real economy and the business models that are directly linked to the real economy. In Turkey, the share of the participation financial sector in the total financial system has increased along with the characteristic 2000s, but at the point of view it is far below the 15 percent target set for 2025. The current ecosystem, where the legal framework for participation finance is insufficient and divided, seems to be quite difficult to
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|