Tüm dünyada yaşamı ciddi bir anlamda etkileyen ve değiştiren COVID-19 pandemisinin, gruplar arasındaki ilişkilerde de önemli ölçüde etkili olduğu görülmektedir. Bu bağlamda mevcut çalışmanın başlıca amacı, Covid-19 pandemisi öncesi Çinli turistlere yoğun bir şekilde ev sahipliği yapan Çanakkale ilinde faaliyet gösteren konaklama işletmesi çalışanlarının, Çinli turistlerle temas öncesi ve sonrası sahip oldukları tutumlarının Covid-19 sonrasında bir farklılık gösterip göstermediğinin incelenmesi sonucunda; seyahat kısıtlamaları bitip tekrar temas haline geçilmesi durumunda izlenecek yollara ilişkin öneriler getirilmesidir. Bu çerçevede Çanakkale ilinde faaliyet gösteren farklı konaklama işletmelerinin birbirinden farklı departmanlarında görev alan katılımcılarla yapılandırılmış görüşmeler gerçekleştirilmiş; elde edilen veriler içerik analizi ve betimsel analiz tekniklerinden yararlanılarak çözümlenmiştir. Çalışma sonucunda, katılımcıların sektörde çalışmaya başlamadan önce, Çinli turistlere yönelik sahip oldukları tutum ve düşüncelerin olumlu olduğu; fakat bu durumun sektörde çalışmaya başladıktan sonra değiştiği belirlenmiştir. Ayrıca katılımcıların Covid-19 pandemisi sonrası Çinli turistlere yönelik olumsuz tutumların ortaya çıktığı, bu durumu Çinli turistlerle ilişkilendirdikleri de belirlenmiştir. Araştırma sonucunda temas hipotezinden yola çıkarak Çinli turistlere yönelik temasın arttırılarak olumlu yönde değiştirilmesi adına bazı önerilerde bulunulmuştur.
The COVID-19 pandemic, which has seriously affected and changed life throughout the world, is also seen to be significantly effective in relationships between groups. In this context, the main objective of the current study is to study whether residential business employees operating in the province of Çanakkale, which has been intense home to Chinese tourists before the Covid-19 pandemic, have a difference in their attitudes before and after contact with Chinese tourists after Covid-19; to provide recommendations on the ways to be followed if travel restrictions are terminated and re-contacted. In this framework, organized conversations were conducted with participants working in different departments of the different accommodation companies operating in the province of Çanakkale; the data obtained was solved using the content analysis and visual analysis techniques. The study found that the attitudes and opinions that participants had towards Chinese tourists were positive before they began to work in the industry, but that situation changed after they began to work in the industry. The participants also identified negative attitudes towards Chinese tourists after the Covid-19 pandemic, which they associated with Chinese tourists. According to the study, a number of recommendations were made to change the contact with Chinese tourists in a positive direction by raising the contact hypothesis.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|