Atıf Sayısı
4
Görüntüleme
94
İndirme
25
Post-truth, Oxford Sözlüğü tarafından 2016’da yılın kelimesi olarak ilan edilmesinden sonra fazlaca görünürlük kazanan ve fakat öncesinde de üzerine bir hayli akademik çalışma yapılmış bir kavramdır. Bu kavram, hem hakikat ötesi anlamında sahte habercilik (fake news) temelinde iletişim çalışmalarına hem popülist siyasi söylemlerde kullanılması bakımından siyaset alanına, hem de hakikatin önemsizleşmesi bakımından felsefe ve sosyoloji tartışmalarına dahil olmuştur. Bu çalışma postmodern çağda anlamını yitiren pek çok kavram gibi, gerçekliğin de postmodernizmin bir ürünü olan post-truth çağında nasıl üretilen ve inşa edilen bir algıya dönüştüğünü sorgulamayı amaçlar. Bunu yaparken gerçeklik gibi geniş bir literatüre sahip olan bir çalışma alanını, birey ve toplum ilişkisi çerçevesinde sınırlandırarak sosyolojik bir bakışla somutlaştırmayı hedeflemekteyiz. Ardından sosyal inşacılık kuramı ortaya koyularak, post-truth ile ilişkisinin çözümlenmesi gerçekleştirilecektir. Çalışma post-truth kavramına karşı sosyal bilimcilerin yürütmesi bir gereken bir mücadele olup olmadığı sorgulaması ile sonlandırılmıştır. Post-truth tek başına aniden gerçekliğin ve doğru bilginin değer kaybetmesi değil, postmodern sürecin yarattığı bireyin akıl ile duyguları arasındaki mücadelesinin bir sonucudur. Kavramla mücadeleye girişmeden önce, onun sosyolojik etkilerini de tartışmak gerektiğini ve bu çalışmanın bu tartışmalara katkı sağlayacağını düşünmekteyiz.
Post-truth is a concept that has gained too much visibility after it was declared as the word of the year by the Oxford Dictionary in 2016 and has also done a lot of academic study on it before. This concept has been included in both the communication work on the basis of false news in the sense of transcendent (fake news) in the field of politics in terms of its use in populist political speeches and in the philosophy and sociology discussions in terms of the depreciation of truth. This study, like many concepts that lost meaning in the postmodern era, aims to question how reality has become a perception produced and built in the post-truth era, which is a product of postmodernism. When doing this, we aim to concrete a work area with a broad literature like reality, in the framework of the individual and society relationship with a sociological viewpoint. Then the social construction theory will be revealed and the post-truth relationship will be resolved. The study ended with the question of whether a social scientists’ struggle against the post-truth concept is necessary. Post-truth alone is not the sudden loss of reality and true knowledge, but a result of the struggle between the mind and emotions of the individual created by the postmodern process. Before we begin to fight the concept, we think that it should also discuss its sociological effects and that this study will contribute to these discussions.
Alan : Eğitim Bilimleri
Dergi Türü : Ulusal
Makale Detay 
Atıf Yapanlar
Benzer Makaleler
Dergi Bilgisi
Eseri Dinleyin
Bu Sayfayı Yazdırın
Paylaş
Mendeley
