İnsanlık tarihini şekillendiren ve her biri ufkumuzda ayrı ayrı kapıların açılmasına vesile olan kitaplar, müellifleri tarafından konusuna ve içeriğine göre uzun ve yorucu çalışmalar sonucu ortaya çıkarılmaktadır. Müellif, yazdığı eserinin baş kısmı için kaleme aldığı mukaddimede, kitabın içeriği ve hedefinin yanında, çok önemli açıklamalarda bulunarak birikimlerini de okuyucuya aktarır. Müellifin yazdığı eser, binlerce sayfadan oluşan ve İslâmî ilimler içerisinde en önemli mevkiye sahip tefsir sahasında ise, konu daha da önem kazanır. Dahası, bu eser ilk Türkçe tefsir olma özelliğiyle, Osmanlı’nın son devir ulemâsından, ilmiyle, irfânıyla, herkes tarafından takdir edilmiş Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır tarafından kaleme alınmış ise bu esere pahâ biçilemez. Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır’ın metrukâtında yaptığımız çalışmalarımızda, müellifin kendi el yazısıyla kaleme aldığı binlerce sayfadan oluşan tefsir müsveddelerini ortaya çıkardık. İlk olarak müellifin, tefsiri için yazdığı Mukaddime’yi tasnif edip, transkripsiyonunu yaptık. Tasnif ettiğimiz asıl nüshayı, latinize edilmiş 1936 baskısı ve diğer tarihlerde yapılan baskılarıyla karşılaştırdığımızda maalesef hiç arzu etmediğimiz durumlarla karşılaştık. Söz konusu Mukaddime, asıl metinden çıkartmalar yapılarak değiştirilmiş ve eserin 1936 yılındaki tahrîfâtlı baskısı günümüze kadar yapılan diğer baskılara da maalesef kaynaklık etmişti. Bu vahim durumu gözler önüne sermek ve bir an önce yapılan tahrifâtların düzeltilerek, Elmalılı’nın tefsirinin aslına uygun bir şekilde tekrar yayınlanmasına vesile olmak için ekteki makâlemizi kaleme aldık.
Alan : İlahiyat
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|