Görüntüleme
46
İndirme
26
Kapsayıcı eğitim, UNESCO tarafından öğrenenlerin farklı gereksinimlerine, onların eğitime, kültüre ve topluma katılımını artırarak ve eğitim sisteminin içindeki ayrımcılığı azaltarak cevap verme süreci olarak tanımlanan bir eğitim modelidir. Bu eğitim modeli, öğrenme sürecindeki tüm çocuklar için uygun koşullar oluşturularak ve gerekli önlemler alınarak eğitimde hedef, içerik, öğrenme durumları ve geliştirilecek stratejiler konusunda yapılması gereken tüm değişiklikleri kapsamaktadır. Kapsayıcı eğitim önceleri bedensel engelli öğrenciler için geliştirilmiş bir kavram olmasına rağmen zamanla bu kavram geliştirilerek dil bilmeyen, ruhsal sorunu olan, göçmen, mülteci, sığınmacı, engelli, dini ve etnik azınlıklar ve AIDS gibi hastalıkları olan öğrenciler başta olmak üzere çok farklı sorunları olan öğrencileri de kapsar hale gelmiştir. Bu araştırmanın amacı, eğitim fakültelerinde okuyan öğretmen adaylarının bazı demografik değişkenlere bağlı olarak kapsayıcı eğitim uygulamalarına yönelik görüşlerini belirleyebilmektir. Araştırmanın çalışma grubunu, 2018-2019 öğretim yılı Mustafa Kemal Üniversitesi Eğitim Fakültesine bağlı farklı bölümlerde okuyan öğretmen adayları oluşturmaktadır. Araştırmada Karma model ve Genel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmada öğretmen adaylarının görüşlerini belirleyebilmek amacıyla veri toplama aracı olarak Kapsayıcı Eğitim Uygulamaları Ölçeği kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, öğretmen adaylarının öğrencilerin kaynaşması, sosyalleşmeleri, yaratıcılıklarının artması ve öğrencilerin kendiliklerinden eğitimdeki süreçlere katılması gibi değerlere önem verdikleri, öğrencilerin dikkatini çekmek için materyal vermekten ziyade onlarla sözlü olarak ilgilenmek istedikleri, temel alınan yöntem ve tekniklerden ziyade sınıfta ortama ve duruma göre hareket edecekleri ve öğrencilere zorunlu kalmadıkça ödev vermeyecekleri gibi sonuçlara da ulaşılmıştır.
A comprehensive education is an educational model defined by UNESCO as a process of responding to the different needs of students, increasing their participation in education, culture and society and reducing discrimination within the educational system. This educational model covers all the changes to the objectives, content, learning conditions and strategies to be developed in education by creating the appropriate conditions for all children in the learning process and taking the necessary measures. Although comprehensive education was first a concept developed for physical disabled students, with time this concept has been developed to cover students with very different problems, including students with language unknown, with mental problems, with illnesses such as immigrants, refugees, refugees, disabled, religious and ethnic minorities and AIDS. The aim of this research is to identify the views of teachers candidates studying in educational faculty based on some demographic variables on comprehensive educational practices. The research work group consists of teachers candidates studying in different departments related to the Mustafa Kemal University School of Education in 2018-2019. The research has used the Karma model and the General Scanning model. In the study, the measurement of comprehensive training applications has been used as a data collection tool to determine the opinions of teachers candidates. The research has also found that teachers’ candidates pay attention to values such as the student’s inclusion, socialization, increased creativity, and the participation of students in their own educational processes, that they want to treat them verbally rather than material to attract the student’s attention, that they will act according to the class environment and situation rather than the basic methods and techniques, and that they will not give the students a task unless they are compulsory.
Alan : Eğitim Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Makale Detay 
Benzer Makaleler
Dergi Bilgisi
Eseri Dinleyin
Alıntı Yap
Bu Sayfayı Yazdırın
Paylaş
Mendeley