Sağlık çevirmenliği, günümüzde önemi göz ardı edilemeyecek bir meslek ve uygulama alanı olan sözlü çevirinin önemli bir alanını oluşturmaktadır. Özellikle göç, turizm, ticaret vb. sebeplerle yoğun olarak yaşanan hareketlilik günümüzde bu çeviri türünü üzerinde düşünmeye ve incelenmeye değer bir alan olarak karşımıza çıkarmaktadır. Sağlık Çevirmenliği alanında gerçekleşen çeviri faaliyetlerinin, yabancı hasta ile sağlık çalışanı arasındaki diyaloğun sağlıklı bir şekilde yürütülmesini gerektirmektedir. Bu açıdan hekim ve hasta arasında kurulacak ilişkilerin iletişimsel niteliği, türü, boyutu ve etkinliği önemlidir. Bu çalışmada, Toplum Çevirmenliği kapsamında Sağlık Çevirmenliği irdelenecek ve hekim-hasta iletişiminde rol oynayan faktörler ortaya koyularak değerlendirilecektir. Bu amaçla, öncelikle Toplum ve Sağlık Çevirmenliği kavramları açıklanacak, bu kavramların tanım ve kapsamları üzerinde durulacaktır. Çalışmanın konusu çerçevesinde, Sağlık Çevirmenliğinin ve hekim-hasta iletişimin önemine ve özelliklerine yer verildikten sonra hekim-hasta iletişiminin “asimetrik” yapısı incelenecektir. Hekim-hasta görüşmelerinde ortaya çıkan iletişim sorunlarından biri de tarafların farklı iletişim beklentileridir. Eşitsizliğin hâkim olduğu bu ilişkide, eşitsizliği yaratan temel faktörün tıp dili (tıbbi jargon) olduğu bilinmelidir, tıp dilini kullanmak, hekimlerin alandan olmayanlara karşı uyguladıkları iktidar kurma eğilimidir. Sağlık çevirmeni olsun ya da olmasın, hekim-hasta görüşmesinde uzman (hekim) ile uzman olmayan kişi arasında geçen uzmanlık alanına (tıp) ait bir iletişim söz konusudur, bu görüşme birbirine denk olmayan taraflar arasında yürütülür. Uzmanlar tıp bilgisine ve mesleki deneyime sahiptir, hastalar ise bu alana hakim değildir. Uzmanların alan bilgisine sahip olmaları, tıp dilini kullanmaları, özel bir iletişim kanalı olan hekimlik dilini oluşturmaktadır ve iletişim açısından bu hekimlik dili, hekim olmayan kişiler (hastalar) tarafından anlaşılmalarını güçleştiren ve/veya engelleyen bir özelliğe sahiptir. Tercih edilen bu dil, hekimler ve hastalar arasında asimetrik bir iletişime yol açmaktadır. Sosyal açıdan bu tür bir farklılaşmış dil kullanımı, hekimler ve hastalar arasındaki sınırı keskinleştirmekte ve “asimetrik” ilişkileri pekiştirmektedir. Bu ilişkiyi daha somut bir şekilde ortaya koyabilmek amacıyla örnek olarak anamnez (hasta öyküsü) görüşmesinin yapısı üzerinde durulacak, hekim-hasta iletişiminde hakim olan “asimetrik” yapı irdelenecek ve çeviri etkinliğinde hekim-hasta iletişiminde hekimlerin sahip olduğu iktidar pozisyonunda sağlık çevirmeninin oynadığı rol incelenecektir. Bu iletişimde (hekim-hasta-çevirmen üçgeninde) hekim-hasta arasında hakim olan “asimetrik” ilişki örneklerle gösterilmeye çalışılacaktır.
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Spor Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|