Tarihi süreç içerisinde, ticari yol güzergahları üzerinde barış ortamını tesis edecek devletlere her daim ihtiyaç duyulmuştur. Nitekim ticaret yollarını doğrudan kontrol etmek ve yol güzergahı üzerindeki komşular arasındaki çatışmalara son verecek siyasi politikalar üretmek, ticaretin güven içerisinde yürütülmesi için elzemdir. Ticaret güvenliğinin sağlanmasına yönelik askeri ve siyasi politikalar denildiğinde akla ilk gelenler, Orta Asya ve Avrasya bozkırlarında devletler kurmuş olan Türklerdir. Pax Turcica (Türk Barışı) adıyla da anılan barış ortamıyla, çatışma ortamı ve buna neden olan unsurlar ortadan kalkmıştır. Ticari yol güzergahları üzerinde vuku bulacak sorunların üstesinden gelebilecek yönetim anlayışı, geçiş vergisi oranlarını belirleyen gümrük sistemi ve tüccarların güvenliğini sağlamak için Türk devletlerinin aldığı tedbirler sayesinde karadan yapılan kervan ticareti işlerlik kazanmıştır. Bu anlamda Çin’den Avrupa'ya kadar uzanan ticaret yolları üzerindeki ticaretin hamiliği, daha çok ticaret güvenliğinin bir devlet politikası haline geldiği Türk devletlerinde olmuştur. Özellikle barış ortamını sağlayacak askeri güç ve yönetim anlayışına sahip İskit, Göktürk ve Hazar devletleri döneminde çatışma ortamından büyük oranda arınmış olan ticari yol güzergahları üzerinde, bu devletlerin hamiliğinde ticaret güvenlik içerisinde yapılmıştır. Bunun sonucunda Türk devletlerinin hamiliğinde Çin, Orta Asya, Doğu Avrupa, Hindistan ve Anadolu gibi birçok bölge iktisadi yönden birbirine bağlanmıştır. Böylece ortaya çıkan ticari kaynaklı güç, çevre kültürlerle ilişki kurmayı teşvik etmiştir.
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Spor Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|