Zaman; mekânla ve hareketle var olmuş, mahiyeti açık bir şekilde çözülememiş bir varlıktır. Yaratıcıdan başka her şey değişken olduğu için de insanın zaman ve mekân anlayışı hep izaha muhtaç olmuştur. Fizikötesinin metaforik yansımaları “soyut olana” gönderme yapsa bile, Yesevi’nin hikmetlerinde metafizik bilgiler her zaman “somut olana” dönük bir bilgi alanı olarak karşımıza çıkmaktadır. Çünkü insan; ilk önce fiziki dünyayı ve kendi hayatını gördüğü ve tanımlayabildiği ölçüde anlamlandırmaya çalışmaktadır. Sufiler, seyr-i sülük sürecinde elde ettikleri metafizik bilgileri halkın diliyle ifade edebilmek için sembolik anlatım tarzını kullanmışlardır. Sufî geleneğine bağlı kalan Ahmed Yesevi, Hikmetlerinde tanımlamalar yapmak ve metafizik bilgileri aktarmak için çoğu zaman metaforik anlatım tarzını seçmiştir. Metafizik gerçeklerin dile getirilmesinde metaforik ifadelere başvurulması zorunludur. Dolayısıyla, Hikmetlerde yer alan metaforlar çoğunlukla metafizik içerikli hakikatlerin tasvirlerinde kullanılmıştır. Bu çalışmada, Hoca Ahmed Yesevi’nin Hikmetlerinde zamanın ve mekânın nasıl ve hangi boyutları ile yer aldığı üzerinde duracağız. Bunun için Ahmed Yesevi’de varlığın algılanış biçimini ve yansımalarını semantik-göstergebilimsel bir temelde ana hatlarıyla ele alacağız.
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Spor Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|