Hüseyin Su, 1980 sonrası Türk öykücülüğünde, insana sade yaşayışı ve iyimserliği içinde bakan önemli adlardandır. Başlığımız olan taşra tasavvuru, Türk öyküsünde farklı kategoriler üzerinde işlenmiş ve kendi gerçekliğinden ziyade yazarın bakış açısına bağlı kalınarak dile getirilmiş bir temadır. Onun öykülerindeki taşra ise geniş kitlenin hafıza bölgelerinde derin kökleri olan bir birikimin yaşayışına tanıklık eder. Bu yazıda, yazarın Gülşefdeli Yemeni, Ana Üşümesi, Aşkın Hâlleri adlı kitaplarındaki taşra anlatımı, insan ve mekân ilgileri üzerinden taşra ve huzur, taşra ve şehir arasında kalış, taşra ve aşk başlıkları etrafında irdelenecektir. Onun öykülerinde taşra, çoğu kez huzura denk düşen bir anlam çerçevesi içinde sunulmuştur. Şehir ise tedirgin edici yer imajıyla uzak tutulmuştur.
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Spor Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|