Mağaralar jeolojik, jeomorfolojik, hidrografik özellikleri, kendilerine has floristik ve faunistik zenginlikleri, tarihi ve kültürel nitelikleri ile Türkiye’nin önemli turistik çekicilikleri arasında yer almaktadırlar. Ancak bu oluşumların sağlıklı şekilde korunması ve sürdürülebilir yararlanma açısından potansiyellerinin belirlenmesi büyük önem taşımaktadır. Bu kapsamda doğal mağara varlığı bakımından Türkiye’nin önemli illeri arasında yer alan Kastamonu önemli bir zenginliğe sahiptir. İlde arazisinin jeolojik, tektonik ve klimatik özelliklerine bağlı olarak çok sayıda mağara bulunmaktadır. Pınarbaşı ilçesindeki Ilgarini ve Mantar mağaraları, Devrekani İlçesindeki Sarpunalınca ve Sisli-Gizemli mağaraları, Şenpazar ilçesindeki Kuyluç Mağarası, Cide ilçesindeki Kılıçlı Mağarası ve Azdavay ilçesindeki çalışmaya konu olan Medil Mağarası ve Dağlı (Kuylucu) mağaraları ildeki başlıca mağaralardır. Kastamonu ilindeki bu mağaralar önemli turizm potansiyeline sahip olup, değerlendirilmeyi beklemektedirler. Medil Mağarası, Batı Karadeniz Bölümü’nde Kastamonu iline bağlı Azdavay ilçesine bağlı Karakuşlu köyünün Ayvat mahallesi sınırları içerisinde kalmaktadır. Devrekani çayının açtığı Çatak Kanyonu’nun hemen doğusunda yer alan mağaranın Azdavay ilçe merkezine uzaklığı yaklaşık 7,2 km’dir. Mağara ağzının deniz seviyesinden yüksekliği ise 1046 m olarak ölçülmüştür. Mesozoik yaşlı (Üst Jura-Alt Kretase) kireçtaşları içerisinde oluşan Medil mağarası, damlataşı şekilleri yanında içerisindeki tarihi kalıntıları ile dikkati çekmektedir. Erken Roma dönemine ait olduğu düşünülen bu kalıntılar, Medil mağarasının uzun yıllar insanoğlu tarafından bir barınak olarak kullanıldığını göstermektedir. Giriş kısmı ile mağaranın tabanı arasında yaklaşık 6 m’lik bir yükselti vardır. Çok dar ve 30o lik bir eğime sahip olan mağara girişi oldukça tehlikelidir. Giriş kısmından itibaren mağaranın farklı boyut ve yükseklikte dört ana salon ve bunları birbirine bağlayan galerilerden oluştuğu görülmüştür. Toplam uzunluğu 205 m olan Medil mağarasının içinde tarihi kalıntıların yanında sarkıt, dikit, sütun ve mağara incileri gibi damlataşı şekilleri de bulunmaktadır. Doğal bir mikroklima alanı özelliği gösteren Medil mağarası, hidrolojik olarak yarı aktif bir mağaradır. Medil mağarası, içerisinde barındırdığı damlataş şekillerinin yanında tarihi ve kültürel özelliği ile de önemli bir turizm potansiyeline sahiptir. Kastamonu ilindeki mağara turizmi açısından önemli bir çekicilik taşıyan mağaranın, Çatak Kanyonu’na yakınlığı bu önemini arttırmaktadır. Mağaranın turizm potansiyelinin değerlendirilmesi için herhangi bir önlem alınmamıştır. Tırmanma, aydınlatma ve yürüyüş yolları başta olmak üzere yöreye gelen turistlerin mağarayı rahatlıkla gezebilecekleri eksikliklerin giderilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte mağarayı turizme kazandıracak tüm müdahalelerin doğal çevreyle uyumlu ve mağarada tahribata yol açmayacak şekilde planlanması gerekir.
The caves are among the geological, geomorphological, hydrographic characteristics, their own floristic and fauna wealth, their historical and cultural qualities and the important tourist attractions of Turkey. However, the preservation of these formations in a healthy manner and the determination of their potential for sustainable use is of great importance. In this scope, Kastamonu, which is among the important things of Turkey in terms of the natural cave existence, has a significant wealth. There are many caves depending on the geological, tectonic and climate characteristics of the island. The cave of Ilgarini and Mantar in the province of Pınarbaşı, Sarpunalınca and Sisli-Gizemli cave in the province of Devrekani, Kuyluç cave in the province of Shenpazar, Kılıçlı cave in the province of Cide and Medil cave in the province of Azdavay are the main cave in the province. These caves in the Kastamonu province have significant tourist potential and are waiting to be evaluated. The Medil Cave is located within the borders of the Ayvat district of the Karakuşlu village connected to the Azdavay district of Kastamonu in the Western Black Sea Division. The cave, located directly east of the Çatak Canyon, where the Devrekani tea opened, is about 7.2 km away from the Azdavay district center. The mountain mountain is 1046 meters above sea level. The Medil cave, which is formed within the mosquitoes of the Mesozoic old (Over Jura-Alt Kretase), draws attention to its historical remains alongside the shaped shapes. These remains, which are thought to belong to the early Roman era, show that the Medil cave has been used for many years as a refuge by the Son of Man. There is an elevation of approximately 6 m between the entrance and the basement of the cave. The entrance to the cave, which has a very narrow and a curve of 30o is quite dangerous. From the entrance, the cave has been found to be composed of four main halls and galleries that connect them to each other in different sizes and heights. With a total length of 205 m, the Medil cave has historical remains, along with the shaped shaped shaped shaped shaped shaped shaped shaped shaped shaped shaped shaped. The Medil cave, which is characterized by a natural microclimate area, is a hydrologically semi-active cave. The Medil cave, in addition to its droplate shapes, has a significant tourist potential with its historical and cultural characteristics. The cave, which has a significant attractiveness in terms of cavern tourism in the province of Kastamonu, is increasing this importance by its proximity to the Canyon of Çatak. No measures have been taken to assess the tourism potential of the cave. Climbing, lighting and walking paths are mainly needed to eliminate the shortcomings in which tourists who come to the place can travel the cave comfortably. However, all interventions that will bring the cave to tourism should be planned in a way that is compatible with the natural environment and does not lead to destruction in the cave.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|