Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile Avrupa Birliği (AB) arasında aşağıda sunacağımız Anlaşma aracılığıyla vize muafiyeti veya vizesiz AB üyesi devletlerin ülkelerine (schengen müktesebatına dâhil olan üye devletler için) ziyaret, göç ve/veya yasadışı göç olgusuna bağlanmıştır. Oysaki Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşlarının vize işlemlerine tâbi olmaksızın Avrupa Birliği (AB) üyesi devletlerin ülkelerine serbestçe giriş yapmaya hakları olduğu AB Adalet Divanı (ABAD) tarafından tesis edilen birçok önkararda tespit edilmiştir. Ancak, bu konuda AB hukukunda yetkili kurum veya kuruluşlar aracılığıyla gerekli düzenlemelerin yapılmaması nedeniyle özellikle hizmet sunma ve/veya yerleşme serbestisine ilişkin AB üyesi devletler tarafından Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşlarına ek kısıtlayıcı önlem(ler) (vize uygulaması gibi) uygulanmaktadır. Bu konuda özellikle, vize muafiyeti sağlanarak AB üyesi devletlerin ülkelerine gidebilmenin karşılığı olarak, AB Türkiye’den geri kabulü içeren bir anlaşmanın benimsenmesini istemiştir. Bu çalışmada veya makalede, vize muafiyetinin Geri Kabul Anlaşması’na bağlanmasının anlamsızlığı iddia edilmekte ve vize muafiyetinin bu Anlaşma olmaksızın ortaklık mevzuatından kaynaklanan bir hak olduğu savunulmaya çalışılmaktadır.
Alan : Hukuk
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|