Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 20
 İndirme 9
Osmanlı Türkçesine Tercüme Edilen Siyaset Düşüncesi Eserlerinin Tercüme Usul ve Tasarrufları
2023
Dergi:  
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
Yazar:  
Özet:

İslâm siyaset düşüncesi mirasının Osmanlı siyaset düşünürleri tarafından nasıl değerlendirildiği meselesi, Osmanlıların kendilerinden önceki ilmî ve fikrî birikimle nasıl irtibat kurduklarını anlamak açısından önemlidir. Osmanlı siyaset düşüncesinin kurucu unsurlarından olan tercümelere odaklanan bu çalışma, Osmanlı Devleti’nde 14-18. yy. arasında siyaset düşüncesi alanında Arapça ve Farsçadan tercüme edilen yaklaşık 170 civarında metni incelemekte olup, bu iki dilde kaleme alınan İslam siyaset düşüncesi eserlerini Osmanlı Türkçesine tercüme eden mütercimlerin hangi tercüme usullerine başvurdukları ve kaynak metni Türkçeye aktarırken ne türden tasarruflarda bulundukları meselesine odaklanmaktadır. Böylece Osmanlı Devleti’nde siyaset düşüncesini üretme yollarından biri olan tercüme eserlerin hangi ameliyelerden geçtikten sonra Osmanlı gündemine sunulduğu ve bu eserlerin Osmanlı siyaset düşüncesi özelinde ne türden katkılar içerdikleri belirlenmeye çalışılmaktadır. Edeb/âdâb (siyasetnâme-nasihatnâme), felsefe-ahlâk, fıkıh, hadis ve tasavvuf gibi disiplinlerin siyasete müteallık konuları içeren metinleri ile kendisini sınırlayan bu makalede ilk olarak tercüme usulünü anlatan sınırlı sayıdaki mütercimin verdiği bilgiler incelenmiştir. Akabinde tercüme metinler, kaynak metinlerle mukayese edilmiş ve mütercimlerin tercüme usulleri ‘harfî tercümeler’, ‘serbest tercümeler’, ‘derleme türü tercümeler’ ve ‘kısmî/müntehap tercümeler’ başlıkları altında tasnif edilmiştir. Harfî tercüme usulü daha ziyade erken dönem tercümelerinde kendisini gösteren ve mütercimin sınırlı katkısını içeren bir usuldür. Serbest tercümeler, tüm zamanlara yayılmış olup daha yaygın bir tercüme türünü teşkil eder. Osmanlı mütercimlerinin tercüme ettikleri kitaptan bekledikleri pratik faydanın uzantısı olarak metinlerin meâl-i münîflerini vermeyi yeterli gördüklerini gösteren çok sayıda örnek bulunmaktadır. İstihrâc/Derleme türü tercümeler ise daha ziyade belli konularla (devlet başkanlığı, itaat, cihad, adalet vb.) ilgili hadislerin seçilmesi ve tercüme edilmesi örneğinde ortaya çıkar. Yine bu husus Arapça ve Farsça yazılmış farklı siyaset kitaplarından yapılan siyasi nasihatnâme eserleri derlemelerinde de gözükür. ‘Kısmî/Müntehap tercümeler’ ise bir eseri baştan sona ele almayıp belli bir kısmını tam olarak tercüme etmek şeklinde kendisini gösterir. Osmanlı mütercimleri tarafından sıklıkla kullanılan bu usul de eser tercüme amaçlarının başında gelen ‘faydayı herkese teşmil etmek’ düşüncesinin bir uzantısı olarak şekil alır. Bu usulde mütercimler faydasız yahut gereksiz olduğunu düşündükleri kısımları çıkartmakta, doğrudan muhatap kitlenin işine yarayacak kısımların tercümesiyle iktifa etmektedirler. Son olarak kaynak metinle ilişkisinden hiç bahsetmeksizin kendisini telif olarak takdim eden bazı metinler ‘örtük tercüme’ kavramı altında ele alınmıştır. Makalenin ikinci kısmı mütercimlerin tercüme tasarrufları meselesine odaklanır. Bu kısımda konu ‘metni geliştiren yahut eksiltip ayıklayan müdahaleler’, ‘tercümeye müstakil bir mukaddime ve hatime yazmak, kaynak metin müellifinin mukaddimesini tercüme etmemek’, ‘dile ve mevzuya derinlik kazandırmak’, ‘metni yerlileştirmek (Hanefîleştirmek ve Osmanlılaştırmak)’, ‘kaynak metnin tashihi, iddialarının tenkit edilmesi yahut temellendirilmesi’, ‘tercümeye çoğunlukla kaynak metne nazire/gönderme içeren özgün bir isim vermek’ gibi başlıklar altında incelenmiştir. Akabinde tercüme telhis ve uyarlamaları bir başka ifade ile tercüme metinlerin diliçi çeviriye tabi tutulması meselesi ele alınmıştır.

Anahtar Kelimeler:

Translation Methods and Practices In The Works On Political Thought Translated Into Ottoman Turkish
2023
Yazar:  
Özet:

The issue of how the legacy of Islamic political thought was evaluated by Ottoman political thinkers is important for understanding how the Ottomans established contact with the scholar and intellectual accumulation that preceded them. Focusing on translations as one of the constitutive elements of Ottoman political thought, this study examines around 170 texts translated from Arabic and Persian in the field of political thought in the Ottoman Empire between the 14th and 18th centuries and focuses on the translation methods used by the translators who translated the works of Islamic political thought written in these two languages into Ottoman Turkish and what kind of changes they made while transferring the source text into Turkish. In this way, it is attempted to determine after which steps the translated works, which were one of the ways of producing political thought in the Ottoman Empire, were presented to the Ottoman agenda and what kind of contributions these works contain in terms of Ottoman political thought. This article, which limits itself to the texts of disciplines such as âdâb (siyasatnâme-nasihatnâme), philosophy-ethics, fiqh, hadith, and Sufism, first analyzes the information provided by a limited number of translators describing the translation procedure. Subsequently, the translated texts are compared with the source texts, and the translation methods of the translators are categorized under the headings of “literal translations”, “free translations”, “compilation type translations” and “partial/selected translations”. The literal translation method is a method that mostly manifests itself in early translations and involves a very limited contribution of the translator. Free translations are a more widespread type of translation that spans all periods. Numerous examples show that Ottoman translators considered it sufficient to provide the meāl-i munīf of the texts as an extension of the practical benefit they expected from the book they were translating. The compilation type of translations, on the other hand, is characterized by the selection and translation of hadiths related to certain topics (such as imâma, obedience, jihad, justice, etc.). This can also be seen in the compilations of political advice works made from different political books written in Arabic and Persian. “Partial/selected translations”, on the other hand, do not deal with work from beginning to end but translate a certain part of it in full. This method, which was frequently used by Ottoman translators, takes shape as an extension of the idea of “extending the benefit to everyone”, which was one of the primary purposes of translating works. In this method, the translators omitted the parts that they considered useless or unnecessary, and limited themselves to translating the parts that would be of direct use to the addressee audience. Finally, some texts that present themselves as “original” without mentioning their relationship with “the source text” have been identified and these have been handled under the concept of "implicit translation". The second part of the article focuses on how translators take initiative in translation. In this part, the subject is examined under the following headings: “Interventions that improve or reduce and clean the text”, “writing a separate introduction and conclusion to the translation, not translating the introduction of the author of the source text”, “adding depth to the language and subject matter”, “Domesticating (Hanafization and Ottomanization) of the text”, “correction of the source text, criticism or justification of its claims”, and “giving the translation an original name that often includes a reference to the source text”. Subsequently, the subjection of translated texts to interlingual translation is discussed.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Benzer Makaleler






Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi

Dergi Türü :   Uluslararası

Metrikler
Makale : 861
Atıf : 2.439
© 2015-2024 Sobiad Atıf Dizini