İç denetim, geleneksel denetimden farklı ve yeni bir anlayışın sonucudur. Özellikle neoliberal politikaların bir ürünü olarak nitelendirilebilecek olan yönetişim kavramının popülerlik kazanmasıyla birlikte iç denetimin, dünyada hızla yaygınlaştığı görülmektedir. Türkiye’de ise iç denetim Avrupa Birliği’ne uyum süreci ile gündeme gelmiş ve esasen 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile uygulamaya konulmuştur. Buna uygun olarak MEB’de 2006 yılında doğrudan Müsteşarlık makamına bağlı bir İç Denetim Birimi Başkanlığı kurulmuştur (MEB, 2014). Bu bağlamda mevcut çalışmanın amacı, MEB’de kurulan söz konusu İç Denetim Birimi Başkanlığının işleyişini ve kuruluşundan günümüze kadar gerçekleştirdiği faaliyetlerini kuramsal bilgiler ve yasal dokümanlar çerçevesinde incelemek ve değerlendirmektir. Kuramsal bir çalışma olarak desenlenen bu araştırmada, ilgili alanyazından, iç denetime ilişkin yasal dokümanlardan, MEB İç Denetim Dairesi Başkanlığının iç denetime ilişkin raporlarından yararlanılmıştır. Araştırma bulgularına göre iç denetimi şekillendiren temel öge tekil olarak Milli Eğitim’den ziyade kamu yönetimi anlayışında benimsenen merkeziyetçi yaklaşımla yakından ilişkili olduğundan iç denetim uygulamalarının da merkeziyetçi yapıda olduğu görülmüştür. Bu tür yapılarda ortaya çıkan iç denetimin bütüncül felsefesinin gözden kaçırılması, iç denetimde sadece mali yönetime odaklanılması, mevzuata uygunluğun ön planda olması gibi olumsuz özellikler MEB’in iç denetim uygulamalarında da gözlemlenebilmektedir. Ancak MEB’in iç denetim faaliyet raporları incelendiğinde, zaman zaman iç denetim biriminin, Milli Eğitim politikaları konusunda değişim ve dönüşüm sağlayıcı ses getiren çalışmalarının olduğu da görülmüştür. Bu durum Türk Milli Eğitim sisteminde iç denetim felsefesine uygun davranıldığı takdirde etkili sonuçlar ortaya koyma potansiyelinin olduğunun göstergesi olarak kabul edilmiştir. Ancak ilerleyen süreçlerde MEB iç denetim biriminin bu çalışma temposunu koruyamadığı, kuruluş ve işleyiş felsefesinde şeffaflık hesap verilebilirlik olmasına karşın içe kapanık ve sıradan bir faaliyet gösterdiği bulgusuna ulaşılmıştır.
Internal audit is the result of a new understanding, different from traditional audit. With the popularity of the concept of governance, which can
Internal audit is the result of a new and different understanding, separate from traditional inspection. With the transition to the notion of governance, which can be described as a product of neoliberal policies in particular, internal audit seems to have spread rapidly throughout the world. In Turkey, the internal audit has also been on the agenda with the 5018 Public Financial Management and Control Law, implemented as a result of the process of integration into the European Union. Accordingly, in 2006, an Internal Audit Unit was established in the Ministry of National Education related directly to the office of the Under secretariat (MEB, 2014). In this context, the aim of the research was to examine and evaluate the functioning and activities of the Internal Audit Unit, established in MoNE, from its foundation to the present within the framework of theoretical information and legal documents. In this theoretical designed research, the related literature, reports of the Internal Auditing Department of the MoNE, legal documents related to the internal audit were used. According to research findings, the main point that shaped the internal audit was closely related to the centralized approach adopted in public administration rather than MoNE. Therefore, it was seen that internal audit practices were also centralized structure. In such audit structures, negative features such as missed out of the holistic philosophy of internal audit, focusing only on financial governance in internal auditing, and being a priority to the compliance with legislation could also be observed in MONE's internal audit practices. However, when the MoNE's internal audit activity reports were examined, it was seen that the internal audit unit sometimes accomplished revolutionary works on National Education policies. This situation could be accepted as an indication of potential that effective outcomes would appear if the philosophy of internal audit in the Turkish National Education system was followed. However, in progress, it was found that its organizational philosophy and activities carried on in a closed form despite being needed transparency and accountability.
Alan : Eğitim Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|