Heterojen bir nüfusu olan ve çeşitli kültürlerin birbirleriyle kaynaştığı tüm dünya kentlerinde yerel kimlik özelliklerine sahip birçok özgün yapı tipi oluşmuştur. Bu yapı tipleri içerisinde anıtsal nitelikli olanlar birçok kişi tarafından araştırılmış, yayınlaştırılmış, koruma altına alınmış ve günümüze ulaştırılmıştır. Ancak görece daha az irdelenmiş ve korunmuş olan konutlar, çeşmeler, küçük ticaret yapıları gibi gündelik yaşam ve halk kültü- rüne daha yakın olan yapılar, kendi kaderlerine terk edilerek, yeterince araştırılmamış ve günümüze önemli kayıplar vererek ulaşabilmiştir. Oysaki kentlerin ticari, sosyal ve ekonomik yaşamının simgesi olan anıtsal yapılar kadar, bu yapıların gerisinde kalarak özellikle ticari yaşamın hareketlenmesini sağlayan halı-kilim atölyeleri, pastırma-sucuk imalathaneleri, güvercinlikler, bezirhaneler, şarap ve şırahaneler gibi ticari üretime yönelik küçük yapıların da korunumu sağlanmalıdır. Tarımsal ticaretin gerisinde bir destek ünitesi olarak yapılandırılan ve bu makalenin ana konusunu oluşturan güvercinlikler de, yerel kaynakları yalın bir şekilde yorumlayan fonksiyonalist bir mimarinin temsilcisi olarak, kaybolan halk mimarisinin korunması gereken önemli bir öğesidir. Dönem insanının yaratıcı ve üretken gücünü simgeleyen güvercinlik yapılarının mimari literatüre eklemlenmesini sağlamak amacıyla gerçekleştirilen bu çalışma, aynı zamanda bu yapıların uluslararası ve yerel boyutta sürdürülebilirliklerinin sağlanması açısından da son derece önemli bir anlam taşımaktadır.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|