Türklerin tarih sahnesine çıktıkları andan itibaren var olan sözlü şiir sanatı, asırlarca Türk milletinin duygularını ifade etmesine vesile olmuştur. Türk kültürünün köklü geleneklerinden biri olan âşıklık geleneği, Türklerin geçmişten günümüze yaşama kabiliyeti gösteren ortak bir mirasıdır. Bu mirasa sahip çıkmak için çaba harcayan insanımız onu kendisiyle beraber göç ettiği her yere taşıyarak yaşatmıştır. 1962-1974 yılları arasında Türkiye’den 800.000 işçi Avrupa'ya giderken beraberlerinde kültürlerini de götürmüşlerdir. Assmann, “Grup ve mekân bir arada sembolik bir ortak yaşam kurarlar; grup kendi mekânından ayrı düşse de bu birlikteliği yeniden üreterek yaşatır.” demektedir. Böylece yeni mekânda yeni bir bellek oluşmuştur. Buradaki bellek ortak ve bir gruba aittir. Âşıklar da bu kültürel ve toplumsal belleğin icracılarıdır. Avrupa’da yaşayan âşıklar sadece kültürü taşıma vazifesini üstlenmemişler aynı zamanda “göçün macerası”nı da şiirlerinde dillendirmiştir. Avrupa’ya gidiş sebepleri, vatanda kalanlara özlem, hasretlik, orada yaşanılan zorluklar, yeni bir mekân, yeni bir çevre, kazanılan paranın büyük bedeli, yabancılarla yapılan evlilikler, çocukların eğitimi ve en önemlisi kaybolan hayatlar hepsi onların şiirlerinde vücut bulmuştur. Âşık şiiri, Avrupa’da yaşayan vatandaşlarımızın bulundukları mekâna adaptasyon sürecinde sosyal, kültürel ve eğitim hususunda karşılaştıkları zorlukların tespiti açısından daönem teşkil etmektedir. Makalemizde şiirlerden yola çıkılarak Avrupa’da yaşayan âşık şiirinde yer alan gurbet olgusu ele alınıp insanımızın yaşadığı problemler değerlendirilecektir.
the verbal poet art, which came from the moment of the history of the turks, has been present to express the feelings of turkish nations, one of the deep traditions of turkish culture, the tradition of jealousy is a common heritage that has the ability to live from the past to the present, in the process of making efforts to achieve this inheritance, our human beings have brought him to the most of them in the way of living in the world, and the european people who have been living in their own spaces, and in the way of reconciliance of living in the culture of the syrian poems, which we have taken into a culture in the world
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|