Görüntüleme
5
Amaç: Septorinoplasti (SRP)’de cerrahi başarıyı ve hasta memnuniyetini etkileyen faktörler hastaya ait faktörler ve cerraha ait faktörler olarak ikiye ayrılabilir. İyimserlik, pozitif psikolojinin temel kavramlarından birisidir ve durum ve olayların olumlu yönlerine odaklanma ve olumlu durumlar yaşanacağına inanma eğilimi olarak tanımlanmaktadır. Bu çalışmanın amacı hastaların iyimserlik düzeylerinin SRP sonrasındaki hasta memnuniyeti üzerine olan etkisinin ve hastaların iyimserlik düzeylerinin preoperatif değerlendirilmesinin hasta seçiminde faydalı bir araç olup olmayacağının araştırılmasıdır. Yöntemler: Çalışma 18- 65 yaş aralığında açık teknik SRP yapılan 72 hasta ile gerçekleştirildi. Hastaların iyimserlik düzeyleri Yaşam Yönelim Testi (YYT) ve hastaların operasyonla ilgili memnuniyet düzeyleri Rinoplasti Sonuç Değerlendirme Anketi (RSDA) ile değerlendirildi. Bulgular: Hastaların ameliyat öncesi uygulanan RSDA puan ortalaması 35,7 ± 3,6 ve ameliyat sonrası uygulanan RSDA puan ortalaması 81,4 ± 3,9 idi. Hastaların ameliyat öncesi ve sonrası puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı derecede fark var idi (p <0,001). Hastaların iyimserlik (YYT) puanı ile ameliyat sonrası RSDA puanı arasında pozitif yönlü istatistiksel olarak anlamlı korelasyon (ilişki) saptandı (r:0,646, p<0,001). İyimserlik düzeyi yüksek olan hastaların ameliyat sonrası ölçülen memnuniyet düzeyleri daha fazla idi. Sonuç: Bu çalışmada SRP yapılan hastalarda iyimserlik düzeyi yükseldikçe operasyon sonrası hasta memnuniyetinin arttığı bulundu. SRP’de hasta seçimine yardımcı olabilmesi ve olası hasta bazlı problemlerin ve medikolegal sorunların önüne geçilebilmesi için, hastaların iyimserlik düzeylerinin değerlendirilmesi ve YYT’nin kullanılması fayda sağlayabilir.
Aim: The factors affecting surgical success and patient satisfaction in septorhinoplasty (SRP) can be divided into two parts as patient factors and surgeon factors. Optimism is one of the basic concepts of positive psychology. Optimism is defined as the tendency to focus on the positive aspects of situations and events and to believe that positive situations will occur. The aim of this study was to investigate the effect of patients’ optimism levels on patient satisfaction after SRP and whether preoperative evaluation of patients’ optimism levels would be a useful tool for patient selection in SRP. Methods: The study was conducted with 72 patients who underwent SRP. The optimism levels of the patients were evaluated with the Life Orientation Test (LOT) and the satisfaction levels of the patients about the operation were evaluated with the Rhinoplasty Outcome Evaluation Questionnaire (ROE). Results: The mean score of preoperative ROE was 35.7 ± 3.6 and the mean score of postoperative ROE was 81.4 ± 3.9. There was a statistically significant difference between the preoperative and postoperative scores (p <0.001). There was statistically significant positive correlation between the patients’ optimism (LOT) and postoperative ROE scores (r: 0.646, p<0.001). Patients with high levels of optimism had higher satisfaction levels after surgery. Conclusion: In this study, it was found that as the level of optimism increased, post-operative patient satisfaction also increased. It may be beneficial to evaluate the optimism levels of the patients and to use LOT in order to help patient selection in SRP and to prevent possible patient-based and medicolegal problems.
Alan : Sağlık Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Makale Detay 
Benzer Makaleler
PDF Görüntüle
Dergi Bilgisi
Eseri Dinleyin
Alıntı Yap
Bu Sayfayı Yazdırın
Paylaş
Mendeley
