Ortadoğu tarih boyunca statik bir siyasal yapıya sahip olmakta hep güçlük çekmiş bir bölgedir. Coğrafyanın bu karmaşık ve problemli yapısı, bölgenin kavşak noktasında olan Türkiye Cumhuriyeti’nin de bölgeye dönük dış politikasını oluşturmasında ve uygulamasında çeşitli sıkıntılara sebebiyet vermektedir. Ortadoğu, coğrafi yakınlık, tarihi, sosyal ve kültürel bağlar ve enerji kaynakları gibi konulardan ötürü Türk dış politikasının önemli konularından birisi olma özelliğini her dönemde korumuştur.Dolayısıyla Orta Doğu’da meydana gelen kriz ve gelişmelerin Türk dış politikası üzerine, dönemlere farklılık arz etmekle beraber, doğrudan veya dolaylı birçok etkisi olduğu bir muhakkaktır. Bu etkinin gücü, yoğunluğu ve yönünün tarihi bir perspektif ile doğru anlaşılması, mevcut politikaların değerlendirilip gereğinde yeni politikaların geliştirilmesi için son derece önemlidir. Dış politikanın dinamik yapısı düşünüldüğünde, çeşitli sorunların merkezinde olan bir coğrafya olan Orta Doğu’nun doğru analiz edilmesi, geleceğe yönelik doğru ve isabetli politikalar üretilmesi için, son derece önemlidir. Bu çalışmada Orta Doğu kavramı üzerinde durularak Türkiye’nin bölgeye dönük politikaları belirli bir periyotta incelenmiş ve Türkiye’nin bu politikaları izlerken etkili olan faktörler anlaşılmaya çalışılmıştır. Türkiye’nin bölgedeki milli çıkarlarını ve jeopolitik avantajını sürdürebilmesi ve ortauzun vadede Ortadoğu’daki gelişme ve krizleri kendi lehine çevirebilmesi için bölge dinamiklerinin ve kendi potansiyelinin çok iyi farkında olması gerekliliği vurgulanmıştır.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|