Bu çalışma Bahreyn’in bağımsızlığını kazanmasından sonra başlayan Türkiye-Bahreyn ilişkilerinin gelişimini tarihsel bir süreç içinde ve bu ilişkileri etkileyen Sünni-Şii gerilimi, Arap Baharı, Katar krizi gibi içsel ve dışsal faktörleri realist bir paradigma çerçevesinde incelemeyi amaçlamaktadır. Bu doğrultuda 1970’lerde başlayan ikili ilişkiler, 2000’lerden itibaren ekonomik alanda daha çok gelişerek devam etmiştir. Bu noktada, çalışmanın üzerinde durduğu temel bulgu ise Türkiye ile Bahreyn arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin genel anlamda olumlu bir seyirde giderken politik ilişkilerin ise hem Arap Baharı hem de Katar krizi gibi dışsal etkenlerden dolayı sorunlu bir çizgide ilerlediği yönündedir. Yani Türkiye, Arap Baharı sürecinde Bahreyn’de yaşanan halk hareketlerine karşı yönetimi destekler nitelikte tavır sergilerken Katar krizinde ise Bahreyn karşıtı bir politika izleyerek Katar’ı desteklemiştir. Bu durum Türkiye’yle Bahreyn arasındaki politik ilişkilerin Arap Baharı ve özellikle de Katar krizinden olumsuz yönde etkilenerek gerileme dönemine girdiği ve bugüne kadar devam ettiği söylenebilir.
This study aims to explore the development of the Turkish-Bahrain relations which began after Bahrain’s independence in a historic process and the internal and external factors such as the Sunni-Shi’s tension, the Arab Spring, the Qatar crisis that influenced these relations in a realistic paradigm framework. In this direction, the bilateral relations that began in the 1970s have continued to develop more and more in the economic field since the 2000s. At this point, the main conclusion of the study is that the economic and commercial relations between Turkey and Bahrain are going on a positive path in general, while the political relations are going on a problematic line due to external factors such as the Arab Spring and the Qatar crisis. Thus, Turkey has supported the government against the people’s movements in Bahrain during the Arab Spring process, while Qatar has supported Qatar by following an anti-Bahrain policy during the crisis. This situation can be said that the political relations between Turkey and Bahrain have entered a recession period and have continued to date, negatively affected by the Arab Spring and especially the Qatar crisis.
Bu çalışma; Bahreyn’in bağımsızlığını kazanmasından sonra başlayan Türkiye-Bahreyn ilişkilerinin gelişimini tarihsel bir süreç içinde ve bu ilişkileri etkileyen Sünni-Şii gerilimi, Arap Baharı, Katar krizi gibi içsel ve dışsal faktörleri realist bir paradigma çerçevesinde incelemeyi amaçlamaktadır. Bu doğrultuda 1970’lerde başlayan ikili ilişkiler, 2000’lerden itibaren ekonomik alanda daha çok gelişerek devam etmiştir. Bu noktada, çalışmanın üzerinde durduğu temel bulgu ise Türkiye ile Bahreyn arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin genel anlamda olumlu bir seyirde giderken politik ilişkilerin ise hem Arap Baharı hem de Katar krizi gibi dışsal etkenlerden dolayı sorunlu bir çizgide ilerlediği yönündedir. Yani Türkiye, Arap Baharı sürecinde Bahreyn’de yaşanan halk hareketlerine karşı yönetimi destekler nitelikte tavır sergilerken Katar krizinde ise Bahreyn karşıtı bir politika izleyerek Katar’ı desteklemiştir. Bu durum Türkiye’yle Bahreyn arasındaki politik ilişkilerin Arap Baharı ve özellikle de Katar krizinden olumsuz yönde etkilenerek gerileme dönemine girdiği ve bugüne kadar devam ettiği söylenebilir.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|