Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 34
 İndirme 17
Hemşirelerde Tükenmişlik ve Dinî Başa Çıkma İlişkisinde Psikolojik Dayanıklılığın Aracı Rolü
2022
Dergi:  
Hitit İlahiyat Dergisi
Yazar:  
Özet:

Hemşirelerde Tükenmişlik ve Dinî Başa Çıkma İlişkisinde Psikolojik Dayanıklılığın Aracı Rolü Öz Hemşireler, hastalarla ve ekip arkadaşlarıyla sürekli etkileşim hâlinde olan sağlık çalışanlarıdır. Bu durum onların tükenmişlik riskini artırmaktadır. Salgın süreciyle beraber, bu risk daha da artmıştır. Çünkü bulaşıcılık, ölüm tehdidi, artan iş yükü, sürecin belirsizliği, hastayla uzun süreler bir arada olma ve aileden ayrı kalma gibi hususlar onlar için stres düzeyini artırmaktadır. Hemşireler, tüm bu stres faktörleriyle mücadele ederken başa çıkmalarını destekleyecek hususlardan da beslenmektedir. Bu bağlamda, psikolojik dayanıklılıklarını besleyen ya da zayıflatan bir faktör olarak dinî başa çıkma eğilimlerini incelemek önem kazanmaktadır. Oysa, gerçekleştirilen çalışmalar incelendiğinde hemşirelerde tükenmişlik ve psikolojik dayanıklılık bağlamında olumlu ve olumsuz dinî başa çıkma tutumlarıyla ilişkili herhangi bir araştırmaya rastlanmamıştır. Bu araştırmada, tükenmişliğin yüksek görüldüğü çalışan gruplarından biri olan hemşirelerde tükenmişlik, psikolojik dayanıklılık ve olumlu/olumsuz dinî başa çıkma düzeyleri arasındaki etkileşimin tespiti amaçlanmıştır. Ayrıca olumlu/olumsuz dinî başa çıkma ile tükenmişlik sendromu ilişkisinde psikolojik dayanıklılığın ara bulucu rolünü irdelemek de araştırmanın amaçları arasında yer almaktadır. Bunlara ek olarak, bireylerin medeni durum ve yaş gruplarının bu değişkenler üzerinde herhangi bir farklılığa yol açıp açmadığı da ele alınmıştır. Araştırma, ilişkisel tarama modeline dayalı oluşturulmuştur. Çalışmaya, sağlık tesislerinde görev yapan 250 hemşire katılmıştır. Katılımcılara Kişisel Bilgi Formu, Maslach Tükenmişlik Ölçeği, Kısa Psikolojik Sağlamlık Ölçeği ve Dinî Başa Çıkma Ölçeği uygulanmıştır. Kartopu örnekleme yöntemiyle ulaşılan katılımcıların veri analizleri IBM SPSS Statistics 26 ve Smart PLS Version 3.3.2 paket yazılımında gerçekleştirilmiştir. Hemşirelerde, evliliğin olumlu dinî başa çıkma üzerinde olumlu bir etkisinin olduğu görülmektedir. Buna göre evli olan hemşirelerin bekarlara göre olumlu dinî başa çıkma eğiliminin daha yüksek olduğu söylenebilir. Bu bulgular, H1 hipotezinin “Evli hemşireler bekârlara nazaran olumlu dinî başa çıkmayı daha çok kullanmaktadırlar” şeklindeki ilk kısmını doğrulamaktadır. Diğer yandan medeni durumun olumsuz dinî başa çıkma, psikolojik sağlamlık ve tükenmişlik sendromu üzerinde anlamlılık derecesinde herhangi bir etkisi tespit edilememiştir. Dolayısıyla, H1 hipotezinin ikinci kısmı ve H2 hipotezinin tamamı bulgularca desteklenmemiştir. Hemşirelerde yaşın dinî başa çıkma, psikolojik dayanıklılık ve tükenmişlik sendromu üzerindeki etkileri incelendiğinde olumlu dinî başa çıkma, olumsuz dinî başa çıkma ve psikolojik dayanıklılığa anlamlılık derecesinde herhangi bir etkisi tespit edilememiştir. Buna karşın yaş ile tükenmişlik sendromu arasında negatif yönlü bir ilişki vardır. Hemşirelerin yaş seviyeleri arttıkça tükenmişlik sendromuna eğilimlerinin azaldığı söylenebilir. Elde edilen bulgular göstermektedir ki H3’ün tamamı ve H4’ün ilk kısmı reddedilirken H4’ün ikinci kısmını ifade eden “Tükenmişlik yaşa bağlı azalmaktadır” desteklenmektedir. Hemşirelerde, olumlu dinî başa çıkmanın diğer değişkenler üzerindeki etkileri incelendiğinde, psikolojik sağlamlık ve tükenmişlik sendromu üzerinde olumlu veya olumsuz istatiksel olarak anlamlılık ifade eden bir etkisi görülmemektedir. Dolayısıyla, çalışmanın araştırma maddelerinden biri olan psikolojik sağlamlığın olumlu dinî başa çıkma ile tükenmişlik sendromu arasında aracı rolü oynama durumu istatiksel olarak mümkün değildir. Buradan hareketle, H5 ve H8 hipotezlerinin reddedildiği söylenebilir. Olumlu dinî başa çıkmanın aksine olumsuz dinî başa çıkmanın hemşirelerde hem psikolojik dayanıklılığa hem de tükenmişlik sendromuna etki ettiği görülmektedir. Olumsuz dinî başa çıkma, psikolojik dayanıklılığı olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Diğer bir ifadeyle, hemşirelerin olumsuz dinî başa çıkma eğilimi arttıkça psikolojik dayanıklılıklarının düşüş eğilimi gösterdiği söylenebilir. Diğer yandan, psikolojik dayanıklılık ile tükenmişlik sendromu arasında negatif yönlü bir ilişki vardır. Hemşirelerin, psikolojik dayanıklılık seviyeleri azaldıkça tükenmişlik sendromuna eğilimleri artmaktadır. Dolayısıyla, burada psikolojik dayanıklılık faktörü diğer iki değişken arasında aracılık rolü oynamaktadır. Bu endirekt etkiyi açmak gerekirse, olumsuz dinî başa çıkma, hemşirelerin psikolojik dayanıklılıklarını azaltmakta ve bu nedenle de dolaylı şekilde tükenmişlik seviyelerini arttırmaktadır. Olumsuz dinî başa çıkmanın, tükenmişlik sendromu üzerindeki etkisi istatiksel olarak anlamlıdır. Katsayısı 0,208 olan pozitif etkinin 0,077’lik kısmı psikolojik dayanıklılık üzerinden endirekt şekilde gerçekleşmektedir. Bu bulgular doğrultusunda, H6, H7 ve H9 hipotezlerinin desteklendiği söylenebilir.

Anahtar Kelimeler:

The Mediating Role Of Psychological Resilience In The Relationship Between Religious Coping and Burnout Among Nurses
2022
Yazar:  
Özet:

Nurses are healthcare professionals who are in constant interaction with both the patients and their teammates. This state of constant interaction increases their propensity to burnout. However, with the pandemic, the risk of burnout has increased even more due to issues such as contagiousness, the threat of death, increased workload, uncertainty of the whole process, having to go through long periods of time with the patients while being separated from their family increasing their stress levels. While struggling with all these stress factors, nurses are boosted by other factors which support their ability to cope. It is important to examine religious coping tendencies as a factor that boosts or weakens their psychological resilience. When examining the studies, it has been determined that there is no study on the interaction between burnout, psychological resilience, and positive/negative religious coping levels among nurses. The aim of this research is to determine the interaction between burnout, psychological resilience, and positive/negative religious coping levels in nurses, one of the working groups where burnout is high. The main purpose of the research is to examine the mediating role of psychological resilience in the relationship between positive/negative religious coping and burnout syndrome. It was also discussed whether the marital status and age groups of the individuals caused any difference in these variables. The study is created based on the relational screening model with the participation of 250 nurses working in health facilities. Personal Information Form, Maslach Burnout Scale, Brief Psychological Resilience Scale, and Religious Coping Scale were administered to the participants. Data analysis of the participants reached by snowball sampling method was carried out using IBM SPSS Statistics 26 and Smart PLS Version 3.3.2 package software. Among nurses, it is seen that marriage has a positive effect on positive religious coping. It can be said that married nurses have a higher positive religious coping tendency than singles. These findings confirm the first part of the H1 hypothesis which says “Married nurses use positive religious coping more than singles”. On the other hand, no significant effect of marital status on negative religious coping, psychological resilience, and burnout syndrome was detected. Therefore, the second part of the H1 hypothesis and the whole of the H2 hypothesis are not supported by the findings. When the effects of age on religious coping, resilience, and burnout syndrome in nurses were examined, no significant effect on positive religious coping, negative religious coping, and psychological resilience was detected. On the other hand, there is a negative correlation between age and burnout syndrome. It can be said that as the age levels of nurses’ increases, their tendency to burnout decreases. The findings show that while all of H3 and the first part of H4 are rejected by the data, the second part of H4 which says “Burnout decreases with age.” is supported. When the effects of positive religious coping on other variables in nurses are examined, no statistically significant positive or negative effect on psychological resilience and burnout syndrome is observed. Therefore, it is not statistically possible for resilience, which is one of the research items of the study, to play a mediating role between positive religious coping and burnout syndrome. Form this point of view, it can be said that the H5 and H8 hypotheses are rejected. Contrary to positive religious coping, it is seen that negative religious coping affects both psychological resilience and burnout syndrome in nurses. Negative religious coping negatively affects resilience. In other words, it can be said that as the negative religious coping tendency of nurses increases, their psychological resilience tends to decrease. There is an inverse relationship between psychological resilience and burnout syndrome. As the resilience levels of nurses decrease, their tendency to burnout syndrome increases. Therefore, the resilience factor plays a mediating role between the other two variables. To explain this indirect effect, negative religious coping reduces the psychological resilience of nurses and therefore indirectly increases their level of burnout. The effect of negative religious coping on burnout syndrome is statistically significant. 0.077 part of the positive effect with a coefficient of 0.208 is indirectly realized through psychological resilience. According to these findings, it can be said that the H6, H7, and H9 hypotheses are supported.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Benzer Makaleler
Hitit İlahiyat Dergisi

Alan :   İlahiyat

Dergi Türü :   Uluslararası

Metrikler
Makale : 621
Atıf : 1.698
Hitit İlahiyat Dergisi