Antropojenik sera gazı emisyonlarının atmosferdeki konsantrasyonları, son yıllarda önemli ölçüde artmıştır. Bu artış, sera gazı etkisinin de artmasına yol açmıştır. Sera gazlarından biri olan metan (CH4), çeşitli kaynaklardan açığa çıkmakta olup, atmosferdeki konsantrasyonu son birkaç yüzyılda çarpıcı bir biçimde artmıştır. Doğal gaz ve petrol sistemleri, atmosferdeki konsantrasyonu hızla artan metan emisyonlarının önemli kaynaklarından biridir. Bu nedenle, bölgesel ve ülkeler bazında metan emisyonlarına sebep olan birincil kaynakların belirlenmesi önem arz etmektedir. Bu çalışma, doğal gaz ve petrol sistemlerinden kaynaklanan metan emisyonlarının 1990–2010 yılları arasındaki değişimi incelemektedir. Çalışma, metan emisyonlarındaki değişimi coğrafik ölçekte analiz etmektedir. Sonuçlar, Avrupa Birliği’ne üye olmayan ülkelerin küresel metan emisyonlarına sebep olan ülkeler içerisinde en büyük paya sahip olduğunu göstermektedir. Bu ülkeler içerisinde, en yüksek paya sahip olan ülkenin Rusya Federasyonu olduğu ve bu ülkenin bölgedeki metan emisyonları değişimi açısından baskın ülke olduğu belirlenmiştir. Avrupa Birliği’ne üye olmayan ülkelerin ardından, OECD ve Avrupa Birliği’ne üye ülkeler metan emisyonlarına en fazla sebep olan ülkelerdir. Bu gruplar içerisinde, Birleşik Devletler emisyonların çoğunluğundan sorumludur. Çalışmanın sonuçları ayrıca; doğal gaz ve petrol sistemlerinden kaynaklanan metan emisyonlarının, kullanılan ekipmanların yenilenmesi, yönetim prosedürlerinin iyileştirilmesi, havalandırmanın azaltılması gibi yöntemlerle neredeyse % 100 oranında azaltılabileceğini göstermiştir.
Field : Fen Bilimleri ve Matematik; Mühendislik
Journal Type : Ulusal
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|