Görüntüleme
1
Literatürde mütabık kalınan herhangi bir genel tanım bulunmamasına karşın esas itibarıyla dijital teknolojilerin günlük yaşama entegre edilmesi ile başlayan dijitalleşme süreci her ülkeyi farklı şekillerde etkilemektedir. Dijital beceri gerekliliğinin her birey için kaçınılmaz olduğu bilinci, neredeyse her ülkeyi farklı stratejiler geliştirmeye zorlamaktadır. Bu çalışmanın amacı, seçilen ülke örnekleri kapsamında; dijital dönüşüm süreçleri ile eş zamanlı olarak dijital becerilere olan artan talebe dikkat çekmek, söz konusu ülkelerin uyguladıkları politikaları ve stratejileri detaylı bir biçimde analiz etmektir. Araştırmada dijital becerilerin topluma kazandırılmasında öne çıkan Hollanda, İsveç ve Almanya ülkeleri incelenmiştir. Nitel çözümleme yaklaşımlarından biri olan örnek olay durum çalışması yöntemi kapsamında söz konusu ülkelerin, dijital dönüşüm süreçleri, bireylerin dijital becerilerinin geliştirilmesine yönelik uygulamaları, stratejileri ve temel politikaları bakımından analiz edilmiştir. Dijital dönüşüm kapsamında iyi uygulama örnekleri kategorisinde yer alan her bir ülke sahip olduğu farklı özelliklerle dikkat çekmektedir. İsveç, 'gelişmiş dijital ekonomi' statüsüne sahiptir. Ülke hızla etkin bir bilgi ekonomisine geçiş yapmaya başlamıştır. Almanya, dijital inovasyona yönelik bir endüstri ekseni tarafından üretilen yüksek talebi karşılamak için nispeten yüksek bir dijital beceri arzına sahiptir. 2021 yılında Hollanda ise 16 ila 74 yaş arası nüfusunun yaklaşık yüzde 80'inin dijital becerilere sahip olması nedeniyle Avrupa’da ilk sırada yer alması ile öne çıkmıştır. Bu çalışma, dijital becerilerin geliştirilmesinde iyi ülke uygulamalarının yardımıyla bazı temel strateji ve hedefleri bir araya getirmiştir. Genel olarak bu araştırma, dijitalleşme başarısının, dijital dönüşümün sosyal kabulünün sağlanmasına ve süreç boyunca insan odaklı yaklaşımların benimsenmesine bağlı olduğunu öne sürüyor.
Despite no consensus on its definition in the literature, digitalization - essentially coined thanks to the widespread integration of digital technologies into everyday life - is likely to bring diverse impacts to each country. The inevitability of digital technologies in contemporary daily life forces almost every country to design different strategies to encourage its citizens to adopt digital skills. In this sense, the present study aims to draw attention to the increasing demand for digital skills with digital transformation processes in selected countries and scrutinize these countries’ digitalization-specific policies and strategies. Accordingly, this case study focuses on three digitally competent European countries - the Netherlands, Sweden, and Germany - regarding their digital transformation processes and practices, strategies, and fundamental policies for improving their citizens’ digital skills. In this regard, we can assert that each country bears different digital strengths. While Sweden has an advanced digital economy and has rapidly started to transition to an efficient knowledge economy, Germany has a relatively high supply of digital skills to satisfy the increased demand by an innovation-oriented industry. The Netherlands, on the other hand, shines out by ranking first in Europe as about 80% of its population aged 16 to 74 years adopt digital skills. This study synthesized several strategies and objectives by using exemplary examples from different countries in the realm of digital skills development. In general, this research suggests that the achievement of digitalization success is contingent upon establishing social acceptance of digital transformation and embracing human-centric approaches throughout the process.
Alan : Eğitim Bilimleri; Güzel Sanatlar; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Makale Detay 
Benzer Makaleler
PDF Görüntüle
Dergi Bilgisi
Eseri Dinleyin
Alıntı Yap
Bu Sayfayı Yazdırın
Paylaş
Mendeley
