Görüntüleme
16
İndirme
1
25 Haziran 2005 gecesi İran televizyonları son dakika haberi olarak İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin galibinin, muhafazakârların adayı Mahmud Ahmedinejad olduğunu duyurdu. Sabah erken saatlerde Tahran Halk Pazarı’ndan alınmış gibi görünen kıyafetleri ile ekran karşısına geçen İran İslam Cumhuriyeti’nin altıncı Cumhurbaşkanı, kendisini izleyenlerde aslında yıllar sonra da olsa İslam Devrimi’nin önemli bir vaadini yerine getirdiğine yönelik bir izlenim yaratıyordu: Devrim, zenginlere karşı yoksulların, bir avuç seçkin yerine sıradan halkın, en genelde ise zalimlere karşı mazlumların kolektif iradesinin temsilcisi olacaktı. Son derece mütevazı kıyafetleri ve yaşam tarzı ile ön plana çıkıp bir süre sonra İsrail’in haritadan silinmesi gerektiğini, 11 Eylül saldırılarının tiyatro, Yahudi Soykırımının ise efsane olduğunu söyleyecek olan bu gösterişsiz adamın söylemleri, dünya kamuoyunda geniş yankı buldu ve “fundamentalist” ya da “marjinal” söylemler olarak tanımlandı. Bu tanımlamalar onun, Humeyni’nin cübbesinin altından çıktığı gerçeğini ve devrimin siyasal söylemi ile olan güçlü bağını örtüyordu. Devrim patlak verdiği sırada ateşli bir üniversite öğrencisi olan ve Humeyni’nin siyasal söylemlerinden oldukça etkilenen Ahmedinejad’ın İran İslam Cumhuriyeti’nin altıncı Cumhurbaşkanı olarak, Humeyni’den ve devrimden aldığı bir miras önceki Cumhurbaşkanları Muhammed Hatemi ve Haşimi Rafsancani ile kıyaslandığında çok daha barizdi: Şii İslam üzerinde yükselen dinsel popülizm. Bu çalışmada Laclau’nun popülizm yorumları çerçevesinde Ahmedinejad’a İslam Devrimi’nin lideri Humeyni ve devrimin kurucu kadrosundan miras olarak dinsel bir popülizmin kaldığı temellendirilecek ve bu mirası “dinsel popülizm” yerine “marjinal söylemler” ya da “fundamentalizm” olarak tanımlamanın niçin zihin bulandırıcı olduğu sorusuna yanıt verilmeye çalışılacak ayrıca Türk basınında İran İslam Devrimi’nin nasıl algılandığı, devrimin hangi yönlerine vurgu yapıldığı, haber ve yorumlarda devrimin nasıl yansıtıldığı gösterilecektir.
In the evening of June 25, 2005, Iran's television announced that the winner of the presidential elections in the Islamic Republic of Iran was the conservative candidate Mahmoud Ahmedinejad. The sixth President of the Islamic Republic of Iran, who was in front of the screen with the clothes that appeared to have been taken from the Tehran People's Market early in the morning, had the impressions that the Islamic Revolution had actually fulfilled an important promise, even years later: the revolution would be the representative of the collective will of the poor against the rich, the ordinary people instead of a few selective, and most often the poor against the wicked. With his extremely modest clothes and lifestyle, the speeches of this unprecedented man, who would say that Israel should be removed from the map after a while, that the 11th September attacks are theatre, and the Jewish genocide is a legend, have found a broad appearance in the world public and have been defined as "fundamentalist" or "marginal" speeches. These definitions covered the fact that he came out of Humeyni’s cube and the strong link of the revolution to the political speech. As the sixth president of the Islamic Republic of Iran, Ahmedinejad, who was a fierce university student at the time of the revolution exploded and was greatly influenced by the political speeches of Humeyni, a heritage he received from Humeyni and from the revolution was much clearer compared to the previous presidents Mohammed Hatemi and Hashimi Rafsancani: religious populism rising over the Shiite Islam. In this study, in the framework of Laclau's populism comments, Ahmedinejad will be founded as a religious populism remains in heritage from the leader of the Islamic Revolution Humeyni and the founder of the revolution and will be tried to respond to the question why defining this heritage as "marginal speeches" or "fundamentalism" instead of "religious populism" will also be demonstrated in the Turkish press how the Islamic Revolution was perceived, what aspects of the revolution was emphasized, how the revolution was reflected in news and comments.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Makale Detay 
Benzer Makaleler
PDF Görüntüle
Dergi Bilgisi
Eseri Dinleyin
Alıntı Yap
Bu Sayfayı Yazdırın
Paylaş
Mendeley
