Günümüzde çevre kirliliğinin belli başlılarından biri olan gürültü, teknolojik gelişmelerin yan etkisi ile çarpık kentleşme olgusunun oluşturduğu önemli sorunlardan biridir. Canlılar üzerindeki olumsuz etkisi ile ekosistemin bozulmasına da yansıdığı bir gerçektir. Ekosistemin bozulmasıyla, yapay olarak yenilenmesi mümkün olmayan doğa tahribi oluşmaktadır. Gürültünün oluşturduğu bu sorun ekolojik dengeyi de bozacağından canlılar üzerinde olumsuz etki oluşturmaktadır. Bu etkileşim, kent-doğa ilişkisinde kentleşme özelliği doğrultusunda incelendiğinde; 1. Aşırı gürültü dolayısıyla kent içi mekânlar ile gelişme eğilimlerinin planlama dışı olumsuz etkileşimi, 2. Aşırı gürültü kaynağının kentsel gelişmede aşılamayan fiziki eşik oluşturması, gibi iki özellikte kent yerleşme formuna yansımakta olduğu görülmektedir. Bu açıdan çevre gürültüsünün oluşmasında en büyük kaynaklardan biri de şüphesiz havaalanlarıdır. Teknolojideki yenilikler ve gelişmeler ile birlikte havaalanı ve uçak sayılarında artış olmasının yanında nüfus artışları yerleşmelerin havaalanları çevrelerine kaymasına neden olmaktadır. Bu sebeple; bu gürültü kaynağının önemi de oldukça artmıştır. Farklı uçak tipleri ve havaalanlarının şehir içerisindeki konumu beraberinde değişik oranlarda gürültü oluşumlarını ortaya çıkarmaktadır. Bu çalışmada; Batman havaalanı özelinde gürültünün incelenerek; canlılar üzerinde oluşturduğu etkileşimin kentsel yerleşme formuna yansıyışının saptanmasına yönelik önerilerin verilmesi hedeflenmiştir. Bu kapsamda; havaalanı çevresinde yer alan yerleşimler çevresinde 55 dBA olan gürültü seviyesi ile gündüz ve akşam sınır değerleri karşılanmakta fakat gece değerinin sınırda kaldığı görülmektedir. Bu durum yapılaşma ile birlikte ve havaalanı kapasitesinin büyük havaalanları kategorisine geçmesi ile önemli bir sorun haline gelebileceği öngörülmektedir.
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|