Özet:

Ukrayna, bağımsızlığından bu yana toplumsal/siyasal meşruiyete haiz bir üst kimlik geliştirme noktasında sorun yaşamaktadır. Bu sorunun esas nedeni, ülke topraklarındaki etno-kültürel ve tarihsel farklılıkların bölgesel/coğrafi referanslar ekseninde karşılık bulması ve bu durumun siyasal işleyişe olan olumsuz yansımalarıdır. Batı (AB/NATO) ile Rusya arasında süregelen Doğu Avrupa merkezli bölgesel hegemonya mücadelesinin bir parçası haline gelen Ukrayna, bu mücadelenin ülke içerisindeki etno-kültürel ve bölgesel ayrımlar çerçevesinde karşılık bulması sonucu iç savaş ve siyasal ayrılıkçılık girişimleri ile karşı karşıya kalmıştır. Ukrayna’nın karşı karşıya kaldığı siyasal/yönetimsel kriz, genel itibarıyla Batılı bir anlamlandırma bağlamında betimlenen başarısız devlet yaklaşımı ile açıklanabilir. Viktor Yanukovic’in, AB ile imzalanacak ortaklık antlaşmasını iptal etmesi ve Rusya ile anlaşması, ülkenin batısı ve doğusu arasındaki toplumsal ve siyasal bağları koparmıştır. Kırım’ın Rusya tarafından ilhakı ve hükümetin ülkenin doğusu üzerindeki siyasal egemenliğini fiilen yitirmesi, Ukrayna’yı devlet başarısızlığı çerçevesinde incelenebilecek ve Schneckener’in deyimiyle çöküş halinde olan bir ülke haline getirmektedir. <

Anahtar Kelimeler: