Birinci Dünya Savaşı sırasında İngiltere savaşa girmesi ve bunun ardından Osmanlı İmparatorluğuna savaş açmasının hemen ardından bütün bu faaliyetlerden uzak kalmış gibi görünen Kıbrıs adası da bir anda kendisine savaşın içinde yer bulur. Kıbrıslı Rumların Enosis mücadelesine karşı koymaya çalışan Kıbrıslı Türkler bir yandan böyle bir mücadele verirken, diğer yandan da Anadolu’ya yardım etme telaşı içindedirler. Tam bu sırada ve özellikle de 1916 Ekim ayından itibaren Kıbrıs adası savaşın çok farklı bir yönüyle de karşılaşır. Çanakkale cephesinde İngilizler tarafından esir alınan Türk askerleri bu tarihten itibaren Kıbrıs’ta Karakol isimli bölgede inşa edilen esir kampına getirilirler. Aynı dönem içinde İngiltere’nin sağladığı altyapı, lojistik destek ve müsaade sonrasında Fransızlar da burada Ermenileri askeri eğitimden geçirmek üzere bir kamp açarlar. Ermeni Doğu Lejyonu’nun Mısırdan sonraki ikinci safhası böylece Kıbrıs’ta başlar. Kıbrıslı Türkler de toplum liderleri vasıtasıyla bir yandan Rumlara karşı mücadele etmeye çalışırken, diğer yandan İngiliz baskılarına ve sıkıyönetim uygulamalarına karşı mücadele verirler ve esirleri kurtarmak için girişimlerde bulunurlar. Aynı günlerde İngiltere ve Fransa’nın adadaki bütün askeri faaliyetleri önce Adana, daha sonra da Taşucu’nda konuşlandırılan 4. Tayyare Bölüğü tarafından yapılan keşif ve istihbarat uçuşlarıyla çok yakından takip edilir. Fransızların Ermeniler için açtığı kamp 1921 yılında Ankara Anlaşmasıyla beraber, İngilizlerin Çanakkale’den getirdiği Türk savaş esirleri için açtığı bu kamp 1923 yılında kapatılır.
The island of Cyprus, which appears to have gone away from all these activities immediately after Britain entered the war during the First World War and then began the war with the Ottoman Empire, finds itself in the war at once. The Cypriot Turks trying to resist the Enosis struggle of the Cypriot Rums, on the one hand, are in anxiety to help the Anadolu, on the other hand. It is at this time and especially since October 1916 that the Cyprus island is also facing a very different aspect of the war. Turkish soldiers captured by the British on the Çanakkale front will be brought to the prison camp built in the Karakol area in Cyprus. During the same period, after the infrastructure, logistics support and permission provided by Britain, the French also opened a camp for the Armenians to pass military training. The second phase of the Armenian Eastern Legion after Egypt begins in Cyprus. The Cypriot Turks are also trying to fight against the Romans through social leaders, on the one hand, while on the other hand, they are fighting against British pressures and practices of rigorous governance, and they are trying to save prisoners. In the same days, all the military activities of Britain and France on the island were first deployed in Adana, then in Taşucu. It is very closely traced by the search and intelligence flights made by the Tayyare Division. The camp, which the French opened for the Armenians, was closed in 1921, along with the Ankara Treaty, and the camp, which the British brought from Çanakkale for the Turkish war prisoners, was closed in 1923.
Field : Güzel Sanatlar; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Journal Type : Ulusal
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|