Özet:

Obama seçildikten sonra, Bush döneminden kendisine miras kalan ABD’nin imaj sorununu çözümleyecek şekilde ABD dış politikasında değişim ve dönüşüm gerçekleştireceğine söz vermiştir. Obama’nın bu girişimi, çok hararetli bir tartışmanın süregeldiği dönemde ortaya çıkmıştır. Bu tartışma, ABD’nin değişen uluslararası sistemde küresel lider olarak rolünün nasıl bir dönşüme uğradığı konusundadır. Pek çok görüşe göre, Pax Amerikana artık sona ermiştir ve ABD’nin ekonomik gücü inişe geçmiştir. Amerikan hegemonyasını dengeleyen yeni güçlerin ortaya çıkması bir başka tartışmayı; tek kutuplu sistemin yerini çok kutuplu bir sisteme bıraktığı tartışmasını beraberinde getirmiştir. Bu çerçevede, makalede değişen ululararası sistemde ABD’nin halen global bir lider olarak konumunu sürdürüp sürdürmediği sorusuna yanıt aranacaktır. İkinci olarak, Obama dönemi ABD’nin nükleer meseleye karşı izlediği politikalar ele alınarak, İran’a karşı izlenen politikaların genel çerçevesinde bir değişimin gerçekleşip gerçekleşmediği analiz edilecektir. Son olarak, Obama’nın nükleerden arındırılmış yeni dünya düzeni yaratma çabası değerlendirilerek, Geçici Cenevre Anlaşması üzerinde durulacaktır

Anahtar Kelimeler: