Kadını, toplumsal konum itibarıyla “ikinci sınıf mevkii”ye oturtan mekanizmalara bakıldığında siyasi rejim-lerden kültürlere, aile sistemlerinden din ve dini idrak tarzlarına kadar pek çok unsurla karşılaşılmaktadır. Bunlardan din faktörü, diğer unsurlarla ilişkisi bağlamında önemli bir yere sahiptir. Kutsal metinleri anlamlandırmaya çalışan insanoğlu, bu süreçte, dine kültürel bir boyut da katmaktadır. Bu noktada makalenin konusunu oluşturan bir problemle karşılaşılmaktadır: Uydurma hadisler. Uydurma hadisler vasıtasıyla dinin mücadele ettiği ataerkil gelenekler, kutsal mesajın ileticisi olan peygambere mâl edilerek yüzyıllar öncesinden günümüze kadar taşınmayı başarabilmiştir. Günümüzde pek çok erkek, “din böyle emrediyor” diye, söz konusu gelenekleri kadına dayatmaya devam ederken, pek çok kadın da “mü’min kadın” olma adına, yine, aynı geleneklerin gönüllü taşıyıcısı olmaya devam etmektedir. Dahası, söz konusu uydurma hadisler İmam Hatip Liselerinde Hadis dersi kapsamında bazı meslek öğretmenleri tarafından çocuklara öğretilmektedir. Bu durum, kadının ikincilleş(tiril)mesi problemini daha da katmerleştirerek, içinden çıkılma-sını o ölçüde zorlaştırmaktadır.
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|