Milattan önce altıncı yüzyılda Miletli bazı düşünürlerin evreni mitosların dışında açıklama çabaları felsefenin başlangıcı olarak kabul edilmektedir. Doğa felsefesi olarak tabir edilen bu ilk dönemde filozofların çözüm aradıkları sorun, evrenin ilk maddesine yöneliktir. Dolayısıyla bu dönemin bazı filozofları çözümün doğada olduğunu düşündükleri için fizik ve astronomi gibi alanlara, diğer bazı filozofları ise çözümün sayılarda olduğunu düşündüklerinden matematiğe yönelmişlerdir. Bu dönemin ikinci evresinde ise felsefe yönünü doğadan insana çevirmiştir. Bundan dolayı filozoflar daha çok insanın ahlaki, politik, psikolojik ve sosyolojik taraflarına yönelik felsefi görüşler öne sürmüştür. Felsefenin bu yönleri dikkate alındığında görülecektir ki bu dönemde her filozof aynı zamanda bir bilim adamıdır. Bu durum Ortaçağ’ın sonuna kadar bu şekilde devam etmiştir. Ancak 18. yüzyılda felsefenin barındırdığı konular ve içeriklerinin genişlemesi tek kişinin bunları bilmesini zorlaştırmıştır. 19. yüzyıla gelindiğinde ise Auguste Comte’un kurduğu Pozitivizmin ve yeni bilim anlayışının etkisiyle daha önce felsefenin egemenliğinde bulunan alanlar felsefeden ayrı, bağımsız birer disiplin haline gelmiştir. Felsefenin yeri ve önemi sorgulanmaya başlanmış, bir işlevinin kalmadığı iddiaları özellikle bilim adamları tarafından ortaya atılmıştır. Bilim adamlarının bu konudaki temel dayanakları bilimin sürekli ilerlediği ancak felsefenin hep yerinde saydığı iddiasıdır. Hatta Stephan Hawking ve Leonard Mlodinov gibi bilim insanları felsefenin farklı olmaktan ziyade gereksiz olduğunu iddia etmişlerdir. Bu ağır eleştiriler karşısında tutunamayan felsefe, sadece ahlak ve metafizik gibi sınırlı bir alana çekilmiştir. Bu yeni gelişmeler felsefenin farklı bakış açılarına, yeni ve güncel konulara olan ihtiyacını zorunlu kılmaktadır. Ömer Bozkurt tarafından kaleme alınan Yeni Felsefe kitabı da bu noktada felsefenin yaşamış olduğu bu alan sıkışmışlığına çözüm bulmaya çalışmaktadır.
In the sixth century before Milat, the efforts to explain the universe beyond myths of some Miletli thinkers are considered as the beginning of philosophy. The problem that philosophers seek to solve in this first philosophy of nature is the first matter of the universe. Therefore, some philosophers of this time have turned to mathematics because they think the solution is in nature, in fields like physics and astronomy, while some philosophers have turned to mathematics because they think the solution is in numbers. In the second phase of this period, the philosophy turned the direction from nature to man. Therefore, philosophers have more proposed philosophical views on the moral, political, psychological and sociological aspects of man. Considering these aspects of philosophy, it will be seen that at this time every philosopher is also a scientist. This continued in this way until the end of the Middle Ages. But in the 18th century, the extension of the subjects and contents of philosophy made it difficult for a single person to know them. By the 19th century, with the influence of the positivism and the new scientific understanding established by Auguste Comte, the fields that were previously under the rule of philosophy became a separate, independent discipline from philosophy. The place and importance of the philosophy began to be questioned, the claims that a function has not remained were
Alan : Eğitim Bilimleri; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|