Gerek doğumundan ve gerek biset (Peygamberlik) inden evvel de pekçok kişi Hz. Peygamber (s.a.s.) in geleceğini, ahlâkını bilmiş ve haber vermişlerdir. Bunlar özellikle Kitap Ehli dediğimiz Yahûdi ve Hıristiyan dinleri veya Hanif inancı (Hz. İbrahim inancı) mensuplarındandır. Bu gerçeği en başta Kur’an’dan, sonra da Hadis, Siyer ve İslâm Tarhi kaynaklarından öğreniyoruz. Ayet şöyledir: “kendilerine kitap verdiklerimiz onu ( o kitaptaki peygamberi), öz oğullarını tanıdıkları gibi tanırlar. Buna rağmen onlardan bir gurup bile bile gerçeği gizler.” Yahûdiler Tevrat’ta, hıristiyanlar da İncil’de âhir zaman peygamberinin vasıflarını gördüler, onun gelmesini beklediler; her nesil bunu kendinden sonra geleceklere anlattı ve inanmalarını tavsiye etti. Bunun için her iki zümre de bu peygamberin gelmesini dört gözle bekliyorlardı. Ancak onun Araplar arasından ve bir yetim kimse olarak gönderildiğini görünce sırf ırkçılık gayret ve düşüncesiyle inkâr ettiler. Halbuki onun hak peygamber olduğunu, kendi oğullarını bilip tanıdıkları gibi biliyorlardı. Bu bilgin ve şahitler içerisinde önce Hanif İnancıyla bilinen, fakat daha sonra hıristiyanlığı kabul eden Varaka b. Nevfel, Yahudi ilim ve din adamı ibn-i Heyyiban ve meşhûr hıristiyan Rahip Bahira gibi şahsiyetler en dikkat çekenleridir. Tarihe mal olmuş bu şahsiyetlerin Hz. Pygamber (s.a.s.) ile ilgili bilgi ve itirafları, bu gün için de hem Doğu ve hemde Batı kütphanerindeki temel kaynaklarda mevcuttur. Ancak buna rağmen özellikle Batı medyasında zaman zaman bu gerçekler gözardı edilmektedir. Üstelik bununla yetinilmeyip İslâm Peygamberi ile ilgili asılsız ve hıristiyanlığın da asli kaynaklarına aykırı iftiralara yer verilmektedir. Bu vesile ile insaflı Kitap ehli yahudi ve hıristiyanları bu kaynaklara da başvurmaya davet ediyoruz.
Alan : İlahiyat
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|