Osmanlı Devleti’nin sosyolojik ve teolojik açılardan kadına bakışı, Arap manifestosuyla örülüyken, her alanda değişimi kendine düstur edinmiş, topluma ve siyasal yaşama gelişimi adapte etmeye çabalayan üst yönetim aklının uygulamakta olduğu politikaların yanı sıra kültürel alanlarda da kendisini ortaya koyma çabasına girdiği dönem olan Tanzimat’ın, elbette kadına bakış açısı da farklı olacaktı. Batı’da özgürleşmeye başlayan ve toplum içerisinde daha görünür duruma gelen Avrupalı kadın, Osmanlı aydınlarının da ilgi odağı haline gelmiş ve her anlamda çağdaşlaşmayı arzulayan bir düşünce yapısını, dönemin yönetimine de aksettirmenin çabasına girmişlerdir. Bu sayede daha ılımlı bir pozitivizm ile II. Meşrutiyetten sonra kadının toplumsal algısı, her alanda değiştirilmeye gayret edilmiş ve kadınlar daha fark edilir toplum bireyi olarak, gündelik yaşamın keşmekeşinde kendilerine bir yer açmışlardır. Zaman zaman bu durumun hazmedilemeyişi sebebiyle de başlarını kanunla, devletle, toplumla ilgili sıkıntıya sokmuşlardır. Yapılan bu çalışma, Osmanlı kadınının süreç içerisinde kazanımlarını nasıl elde ettiğini yine Osmanlı resmi arşiv belgelerine dayanılarak açıklanmaya çalışacaktır.
Field : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|