Köleliğin kaldırılması, teknolojinin gelişmesi ile ulaşımın kolaylaşması, iç ve dış savaşlar, geçim kaynaklarının azalması, baskıcı rejimler gibi etkenlere bağlı olarak artan göç nedeniyle ülkelerdeki çeşitliliğin artması sonucu 1970’li yıllardan itibaren çokkültürlülüğe geçiş uygulamaları birçok ülkede uygulanmaya başlamış ve giderek yaygınlaşmıştır. Her türlü ayrımcılık ve ırkçılığı reddederek, tüm öğrencileri kapsayan etnik köken, dil, din, cinsiyet gibi değerleri yani çoğulduğun kabul edildiği temel eğitim süreci olarak tanımlanabilecek çokkültürlü eğitim, çokkültürlülüğün bir sonucu olarak birçok ülkede uygulama alanı bulmaktadır. Çalışmanın amacı literatüre dayalı olarak İsveç’teki çokkültürlü eğitim sisteminin incelenerek, İsveç’te yaşayan azınlıklar ile azınlık sayılmayan göçmenler ve diğer yabancılara yönelik eğitim, politika ve uygulamaların değerlendirilmesidir. Sonuç olarak İsveç’te çokkültürlü eğitime yönelik yasal mevzuatta birçok kural getirilmesine rağmen yazılı mevzuatla tanınan hakların uygulamaya yeterli düzeyde yansıtılamadığı değerlendirmesine varılmıştır.
Köleliğin kaldırılması, teknolojinin gelişmesi ile ulaşımın kolaylaşması, iç ve dış savaşlar, geçim kaynaklarının azalması, baskıcı rejimler gibi etkenlere bağlı olarak artan göç nedeniyle ülkelerdeki çeşitliliğin artması sonucu 1970’li yıllardan itibaren çokkültürlülüğe geçiş uygulamaları birçok ülkede uygulanmaya başlamış ve giderek yaygınlaşmıştır. Her türlü ayrımcılık ve ırkçılığı reddederek, tüm öğrencileri kapsayan etnik köken, dil, din, cinsiyet gibi değerleri yani çoğulduğun kabul edildiği temel eğitim süreci olarak tanımlanabilecek çokkültürlü eğitim, çokkültürlülüğün bir sonucu olarak birçok ülkede uygulama alanı bulmaktadır. Çalışmanın amacı literatüre dayalı olarak İsveç’teki çokkültürlü eğitim sisteminin incelenerek, İsveç’te yaşayan azınlıklar ile azınlık sayılmayan göçmenler ve diğer yabancılara yönelik eğitim, politika ve uygulamaların değerlendirilmesidir. Sonuç olarak İsveç’te çokkültürlü eğitime yönelik yasal mevzuatta birçok kural getirilmesine rağmen yazılı mevzuatla tanınan hakların uygulamaya yeterli düzeyde yansıtılamadığı değerlendirmesine varılmıştır.
As a result of the elimination of slavery, the development of technology and the facilitation of transportation, domestic and external wars, the decrease in resource resource, the increased migration due to factors such as repressive regimes, the increased diversity in the countries since the 1970s, the practice of transition to multiculturalism has begun to be implemented in many countries and has become increasingly widespread. By rejecting all kinds of discrimination and racism, multi-cultural education, which can be defined as the basic education process in which ethnic origin, language, religion, gender, which encompasses all students, finds the scope of application in many countries as a result of multiculturality. The aim of the study is to evaluate education, policies and practices for non-minority migrants and other foreigners, by studying the multicultural education system in Sweden on the basis of literature. As a result, despite the introduction of many rules in the legislation on multicultural education in Sweden, it has been achieved that the rights recognized by written legislation are not sufficiently reflected in the practice.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|