İklim değişikliği birçok alanı doğrudan veya dolaylı yoldan etkilemektedir. Bu etkinin çoğunlukla insan yaşamına olumsuz yönde etki gösterdiği bir gerçektir. Mevsimsel değişimlerle su kaynaklarının zarar görmesi, tarımsal arazilerinin ve yaşam alanlarının kısıtlanması, doğal afetlerin sıklığının ve şiddetinin artması gibi unsurlar iklim değişikliğinin başlıca etkilerine örnek verilebilmektedir. Bu etkilerin artması, dünya kaynaklarının kullanımında toplumsal bir bilincin oluşmasına ve çevreye duyarlı üretimlerin talep edilmesine sebep olmuştur. Toplumlar, mal ve hizmetlerin üretiminin iklime minimum düzeyde etki göstermesini beklemektedirler. Ülkeler durumun ciddiyetini betimlemek amacıyla iklim değişikliğini bakanlık statüsünde incelemekte ve çeşitli anlaşmalarla ekolojik dengenin korunmasına yönelik tedbirler almaktadırlar. Ekolojiye zarar veren ürünlere ve üretimlere kısıtlamalar getirilmekte, aynı zamanda değişik teşviklerle çevreci üretimlere destek verilmektedir. Bu durum işletmelerin üretimlerinde ve çevre ile ilişkilerinde daha duyarlı davranmalarını sağlamaktadır. Faaliyetlerini iklime ve çevreye duyarlı bir biçimde değiştiren işletmeler reklamlarında bu durumu müşterilerine aktarmaktadırlar. Reklamlar, işletmelerin ürünlerini tanıtma aracı olmasının yanında işletmelerin tutumlarını ve vizyonlarını da yansıtmaktadır. İşletmelerin iklim değişikliği temalı reklamları, işletmelerin kendilerini, ürünlerini ve çevreci tutumu aktarmak açısından olumludur. Aynı zamanda marka farkındalığı da oluşturabilecek bu durum, işletmelerin rekabet avantajı da sağlayabileceği bir husustur. Bu araştırma, işletmelerin iklim değişikliği ve çevre temalı reklamlarının içerik analizi yöntemiyle incelenmesiyle oluşturulmuştur. Araştırmanın amacı, işletmelerin iklim değişikliğine olan duyarlılığı reklamlar aracılığı ile nasıl aktardıklarını açıklamaktır.
İklim değişikliği birçok alanı doğrudan veya dolaylı yoldan etkilemektedir. Bu etkinin çoğunlukla insan yaşamına olumsuz yönde etki gösterdiği bir gerçektir. Mevsimsel değişimlerle su kaynaklarının zarar görmesi, tarımsal arazilerinin ve yaşam alanlarının kısıtlanması, doğal afetlerin sıklığının ve şiddetinin artması gibi unsurlar iklim değişikliğinin başlıca etkilerine örnek verilebilmektedir. Bu etkilerin artması, dünya kaynaklarının kullanımında toplumsal bir bilincin oluşmasına ve çevreye duyarlı üretimlerin talep edilmesine sebep olmuştur. Toplumlar, mal ve hizmetlerin üretiminin iklime minimum düzeyde etki göstermesini beklemektedirler. Ülkeler durumun ciddiyetini betimlemek amacıyla iklim değişikliğini bakanlık statüsünde incelemekte ve çeşitli anlaşmalarla ekolojik dengenin korunmasına yönelik tedbirler almaktadırlar. Ekolojiye zarar veren ürünlere ve üretimlere kısıtlamalar getirilmekte, aynı zamanda değişik teşviklerle çevreci üretimlere destek verilmektedir. Bu durum işletmelerin üretimlerinde ve çevre ile ilişkilerinde daha duyarlı davranmalarını sağlamaktadır. Faaliyetlerini iklime ve çevreye duyarlı bir biçimde değiştiren işletmeler reklamlarında bu durumu müşterilerine aktarmaktadırlar. Reklamlar, işletmelerin ürünlerini tanıtma aracı olmasının yanında işletmelerin tutumlarını ve vizyonlarını da yansıtmaktadır. İşletmelerin iklim değişikliği temalı reklamları, işletmelerin kendilerini, ürünlerini ve çevreci tutumu aktarmak açısından olumludur. Aynı zamanda marka farkındalığı da oluşturabilecek bu durum, işletmelerin rekabet avantajı da sağlayabileceği bir husustur. Bu araştırma, işletmelerin iklim değişikliği ve çevre temalı reklamlarının içerik analizi yöntemiyle incelenmesiyle oluşturulmuştur. Araştırmanın amacı, işletmelerin iklim değişikliğine olan duyarlılığı reklamlar aracılığı ile nasıl aktardıklarını açıklamaktır.
Climate change affects many areas directly or indirectly. This is a fact that this effect often affects the human life in a negative direction. Through seasonal changes, the damage to water resources, the limitation of agricultural land and living areas, the increase in the frequency and severity of natural disasters can be the main effects of climate change. The increase in these effects has led to the formation of a social consciousness in the use of world resources and the demand for environmentally sensitive production. Societies expect that the production of goods and services will have a minimum impact on the climate. To describe the seriousness of the situation, the countries are examining climate change in ministry status and taking measures to preserve ecological balance through various agreements. Restrictions are imposed on products and production that harm the ecology, and environmental production is supported by various incentives. This makes the
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|