Bu makalenin amacı iki yönlüdür. Makale ilk olarak orta çağ İslam kelâmındaki mereolojiyi,** özellikle de kelâmcıların, bütünün, parçalarına özdeş olduğu ve buna göre en azından parçalar arasında ortak olan bazı sıfatların dolayısıyla bütünün de sıfatları olması gerektiği, iddiasını incelemektedir. Bu iddia, filozoflar ve on birinci yüzyıldan itibaren sayıları gittikçe artan kelâmcılar tarafından reddedilmiştir. İkinci olarak, makale yoktan yaratma için merkezi bir mesele olan arazlardan elde edilen standart kelâmî delilin yeni bir yorumunu teklif etmektedir. Erken, mütekaddim ve müteahhir döneme ait kelâmî ve felsefî çok sayıda kaynağa başvurulmuştur.
The objective of this article is twofold. First, it investigates mereology in medieval Islamic theology, particularly the theologians’ claim that the whole is identical to its parts and accordingly that at least some attributes common to the parts must by extension be attributed of the whole. This claim was refuted by philosophers and, from the eleventh century onwards, an increasing number of theologians. Second, it offers a new interpretation of the standard theological proof from accidents for creation ex nihilo, to which this problem was central. A wide range of early, classical and later theological and philosophical sources are consulted.
Alan : İlahiyat
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|