İslam’ın ilk döneminde ve sonraki dönemlerde topluma yön veren Zühd düşüncesi, temelde insanın dünya ile ilişkisi üzerine kurulmaktadır. Bu çalışmada zühd kavramının ortaya çıkışı, anlamı, kapsamı ve farkllı boyutlarıyla çeşitli örnekler sunularak incelenmiştir. İlk dönem zühdün etki alanı o kadar genişlemiştir ki dine referans olan tüm davranışlar zühd olarak ifade edilmiştir. Bunun bir sebebi olarak, o dönemde zühd anlayışının oluşması ve yayılmasında Emevi iktidarının lükse düşkünlüğünün büyük bir etkisinden bahsedilebilir. Sonraki dönemlerde bu terimin anlam alanı değişmiş ve bağlamından uzaklaşmış, malı tamamen küçümseyen, fakirliği öven ve hatta münzevi bir hayatı ideal şekil olarak gösterenler gibi aşırı kabul edilebilecek manalar verilmiştir. Diğer taraftan aklî yönü ile ön plana çıkmış Mu’tezile mezhebinin bu sıfatı alma serüvenine yer verilerek, zâhid yönleri üzerinde durulmuştur. İlk Mutezilî şahsiyetlerin dini kurallara uyma hassasiyetleri, onların zâhid olarak sıfatlandırmalarına sebep olmuştur. Makalede, ilk Mutezilîlerin zâhid sıfatı ile öne çıkan bazı âlimlerinin, ahlaki yönlerinden yola çıkarak bu özellikleri zühd bağlamında değerlendirilmeye çalışılmıştır.
Alan : İlahiyat
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|