Bu çalışma, etnisiteye dayalı Türk milliyetçiliğinin önemli figürlerinden olan Nihal Atsız’ın ırkçı-Turancı fikirleri çerçevesinde kavramsallaştırdığı Türkçülük ile 1965 sonrasında Alparslan Türkeş önderliğinde CKMP (Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi)-MHP (Milliyetçi Hareket Partisi) çatısı altında idealize edilen ve kitleselleşmeyi arzulayan Türkçülük anlayışı arasındaki temel farklılıkları ortaya koymayı amaçlamaktadır. Irkçı fikirlerini açıktan beyan etmekte hiçbir beis görmeyen tavrıyla hem yaşadığı dönemde hem de ölümünden sonra radikal milliyetçi gruplar tarafından her zaman sempati ile karşılanan Atsız’ın fikirleri ve yazıları Türk sağının ve Türk milliyetçiliğinin en radikal örneklerini sunar. Öyle ki, Atsız’ın düşüncelerinin radikal milliyetçilerin zihniyet kodlarındaki yansımasını bugün hala MHP’nin toplumsal tabanında görmek mümkündür. Öte yandan, Atsız’ın başını çektiği soy Türkçü grup ile 1970’lerin MHP’sini inşa eden kadroların arasındaki bir takım fikir ayrılıklarının, köktenci milliyetçiliğin Türkiye’deki seyrine damga vurduğu söylenebilir. Bu makale, bu iki kökten milliyetçi çizginin ayrı düştüğü konuları, İslam, Türkçülük, Kürt meselesi ve örgütsel yapılanma başlıkları altında incelemekte, bunu yaparken parti tabanında var olan zihniyet kalıplarından ziyade, partinin üst kadrolarının benimsediği söylem ve uyguladıkları pratikleri dikkate almaktadır. Dolayısıyla, MHP’nin kurumsallaşması ve kitleselleşmesi sürecinin ana aktörü olarak görebileceğimiz Alparslan Türkeş’in ve bu kurumsallaşmanın ideolojik altyapısının hazırlanmasında büyük rol oynayan Nihal Atsız’ın bahsi geçen bu dört mesele hakkındaki görüşlerini karşılaştırmalı olarak incelenmektedir.
This study aims to reveal the fundamental differences between, as one of the most remarkable figures of Turkish nationalism, Nihal Atsız’s understanding of Turkism based on racist-Turanist ideas and the conception of Turkism that was idealized and adopted under the roof of CKMP (Republican Peasant Nation Party)-MHP (Nationalist Movement Party) led by Alparslan Türkeş after 1965. On the one hand, the ideas and writings of Atsız, who were always welcomed with sympathy by radical nationalist groups both during his lifetime and after his death, with his attitude that sees no harm in expressing his racist ideas openly, provides the most radical examples of the Turkish right and Turkish nationalism. So much so that the reflection of Atsız's thoughts in the mindset of radical nationalists can still be seen in the social base of the MHP today. On the other hand, some differences of opinion between Atsız’s Turkist group and Türkeş’s MHP refer to a turning point in the direction of the fundamentalist nationalism in Turkey. In this framework, this article examines the issues on which these two fundamentalist nationalist lines differ, under the headings of Islam, Turkism, the Kurdish issue and organizational structure, while taking into account the discourse adopted by Atsız and Türkeş, comparatively.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|