Kamu yönetiminde çok ciddi reform önerileri olan yönetişim yaklaşımı, şeffaflık, hesap verebilirlik, hukukun üstünlüğü, katılımcılık gibi oldukça kritik ilkelere sahiptir. Bu gibi ilkelere bağlı olarak ülkeler son yıllarda çok çeşitli kamu reform hareketleri içerisine girmektedir. Nitekim bu durumu, yönetişim kalitesinin Dünya Bankası tarafından her yıl düzenli şekilde ölçülerek bunun bir çeşit ülkenin politik ve yasal yapısına duyulan güven gibi sergilenmesi tetiklemektedir. Bu değerlendirmelerden daha olumlu şekilde rapor alan ülkelerin demokrasi ve insan hakları açısından iyi bir konumda olduğu düşünülmektedir. Bununla birlikte yönetişim olgusunun yerelleşmeye, hizmette yerelliğe ya da yetki devri gibi konulara da önem vermesi, yönetişimin sadece merkezi yönetimi ilgilendiren bir konu olmadığını göstermektedir. Dolayısıyla yönetişim yerel yönetimleri de yakından bir konudur. Buna bağlı olarak yönetişim yaklaşımının yerel yönetimlerdeki yansımasına yerel yönetişim denilmektedir. Yerel yönetişim, yerel düzeyde karar alma süreçlerine kamu kurumları dışındaki aktörlerinde aktif şekilde katılması gerektiğini öneren bir yaklaşımdır. Bu çalışma kapsamında yerel yönetişim olduğu üzerinde durulma ve aslında ulusal ya da uluslararası düzeyde iyi yönetişimi yakalamanın yolunun yerel yönetişimden başladığı savunulmaktadır. Yani yerel yönetişimin aktif şekilde hayata geçirilmesi, dolaylı olarak ülke genelindeki iyi yönetişim göstergelerindeki iyileşmeye yol açacaktır. Bundan dolayı yerel yönetişim olgusunun daha aktif şekilde uygulanabilmesi için kullanılan araçların neler olduğu ve bunların nasıl daha aktif şekilde kullanılabileceği değerlendirilmektedir. Yapılan değerlendirmelerin uygulamaya geçirmesi durumunda yönetişim göstergelerinde ciddi iyileşmelerin görülebileceğini düşünülmektedir.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|