İnsan, bireysel anlamda hayatını en ideal şekilde devam ettirebilecek duygusal, zihinsel ve psiko-sosyal potansiyellerle dünyaya gelen bir varlıktır. Bu potansiyellerin açığa çıkması ve işlevsel hale gelmesi, çevresel faktörler ve kalıtımsal özelliklerle ilişkili olmakla birlikte en temel etken olarak bireysel çabayı gerekli kılan bir husustur. Bu bağlamda potansiyellerin farkındalığına ve yüzleşilen problemlerle baş etmede psikolojik eşiğin şekillenmesine referans olarak gösterebileceğimiz kavramlar olarak ön plana çıkan özgüven ve dindarlık; insanın bedensel ve psikolojik sağlığına atıfta bulunmalarının yanında hayat kalitesinin de en merkezi belirleyicilerinden ikisi olarak değerlendirilebilir. Özellikle insanın psiko-sosyal dünyasının şekillenmesinde üstlendikleri roller düşünüldüğünde özgüven ve dindarlığın, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de tonunu ve şiddetini sürekli artıran pandemi sürecinde ilahiyat öğrencileri üzerindeki etkilerini çeşitli faktörler açısından inceleme amaçlı araştırmamızı önemli kılmaktadır. Bozok Üniversitesi Etik Kurulu’nun 18.06.2020 tarihli toplantısında E-13509 sayılı kararıyla etik kurallara uygun olduğu teyit edilen araştırmamızın örneklem grubu Yozgat Bozok Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nin iletişim araçları aracılığıyla seçkisiz olarak seçilen 108 (% 79.4) kız ve 28 (% 20.6) erkek olmak üzere toplam 136 öğrencisinden oluşmaktadır. Model olarak betimsel model benimsenen araştırmamızda veriler “Kişisel Bilgi Formu”, “Özgüven Ölçeği” ve “İçsel Dini Yönelim Ölçeği” kullanılarak elde edilmiştir. SPSS programında tanımlayıcı istatistiklerden standart sapma, aritmetik ortalama ve frekans analizi; verilerin normal dağılım şartlarını tam olarak sağlayamaması üzerine non parametrik testlerden Man Whitney U Testi, Kruskal Wallis H Testi, Spearman korelasyon ve Post hoc analiz işlemleri anlamlılık p<0.05 kabul edilerek uygulanmış ve şu sonuçlara ulaşılmıştır: “Katılımcıların özgüven ve dindarlık düzeylerinin yüksek olduğu; özgüven ile dindarlık arasında tespit edilen ilişkinin anlamlılık düzeyine ulaşmadığı; kişisel dindarlık algısının özgüven ve dindarlık üzerinde oluşturduğu fark ile ekonomik durumun özgüven üzerinde oluşturduğu farkın istatistiksek açıdan anlamlı olduğu ancak cinsiyet, memleketin bulunduğu coğrafi bölge, günlük iletişim araçlarıyla meşguliyet süresi, günlük kişisel gelişime (kitap okuma, kurs, seminer vb. etkinlikler) ayrılan süre, pandemi sürecinin günlük hayata olumsuz etkisine yönelik algı, barınma yeri” değişkenlerinin oluşturduğu farkın ise anlamlı olmadığı tespit edilmiştir.
Alan : Güzel Sanatlar; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|