Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 32
 İndirme 1
Heterodoks Sûfîler Arasında Meçhul Bir İsmin İzini Sürmek: Sûfî Şair Çelebi Sultan’ın Kimliğini İnşâ Denemesi
2021
Dergi:  
Cumhuriyet İlahiyat Dergisi
Yazar:  
Özet:

Çelebi Sultan, eldeki bilgilerin kıt ve tartışmalı olması nedeniyle hakkında kesin bilgilere sahip olunmayan sûfi şairlerdendir. Abdülbaki Gölpınarlı, Süleymaniye Kütüphanesi Hâlet Efendi 800 numarada kayıtlı kime ait olduğu hâlâ belirsizliğini koruyan bir gazelden hareketle, Çelebi Sultan’ın Bayramî-Melâmîlerinden Oğlan Şeyh İsmâîl-i Maʻşûkî (öl. 1539) olabileceği iddiasında bulunmuştur. Fakat bahsi geçen gazelin basit nüsha farklarıyla Eşrefoğlu Rûmî (öl. 1469) divanında da yer alması, Çelebi Sultan’ın, İsmâîl-i Maʻşûkî olma ihtimalini epeyce azaltmaktadır. Gölpınarlı bu bilgiye rağmen, gazelin Oğlan Şeyh’e ait olduğu şeklindeki iddiasının ardında durmuş ve Eşrefoğlu Rûmî’ye aidiyetine şüpheyle yaklaşılması gerektiğini belirtmiştir. Gizlidir redifli bu gazel dışında Çelebi Sultan’la ilişkilendirilen bir kaside ve bu kasideye Âyîne-zâde Mehmed Şemseddîn-i Sirozî (öl. 1688/89) tarafından yapılan bir şerh daha bulunmaktadır. Ancak gerek kendisine izafe edilen gazel ve kaside, gerekse Âyîne-zâde şerhi, sûfî şairin kimliğini aydınlatmada yeterli delil sunmadığından Çelebi Sultan’a dair söylenebilecekler, zorunlu olarak, tahminî çıkarımlarla sınırlı kalmaktadır. Bu yazının kaleme alınma amacı Çelebi Sultan’a dair tahminî bir çerçeve oluşturabilmektir. Bu bağlamda önce sûfî şairin zikredildiği yazmaların muhtevasından yola çıkılarak Çelebi Sultan’ın meşrebi, hangi sûfî zümreler arasında popüler olduğu ve Hurûfî şairlerden Misâlî (öl. 1577) ile bir bağının olup olamayacağı üzerinde durulmuş sonrasındaysa kasidenin ilk iki beytinde ele alınan isim-müsemmâ meselesinden hareketle Çelebi Sultan’ın Hurûfîlikle ilgisinin bulunup bulunmadığı aşağıdaki şekilde tartışılmıştır. Çelebi Sultan’ın Hurûfîlikle bağı meselesi makalede iki başlık altında incelenmiştir. İlk başlıkta nedür redifli kasideden hareketle Çelebi Sultan’ın Hurûfî şairlerden Misâlî olma ihtimali ele alınmış ve bu bağlamda iki delilden hareket edilmiştir. İlk delil bahsi geçen kasidede Misâlî isminin geçmesi ikinci delil ise Misâlî Divanı’nın iki nüshasında Çelebi Sultan’a ait nedür redifli kasidenin bulunuyor olmasıdır. Fakat bahsi geçen nüshaların son dönemlerde istinsah edilip divanın en eski nüshalarında kasidenin geçmiyor oluşu Çelebi Sultan’ın Hurûfî şairlerden Misâlî olma ihtimalini azalttığı sonucuna ulaşılmıştır. İkinci başlıkta ise nedür redifli kasidenin ilk iki beytinde geçen isim-müsemmâ meselesi ele alınarak Çelebi Sultan’ın Hurûfî olup olamadığı mevzusu tartışılmıştır. Bu noktada Çelebi Sultan’ın isim-müsemmâ meselesine dair nedür redifli kasidesindeki iki beyti ile bazı Hurûfî şairlerin (Nesîmî/ Halîlî, Misâlî vd.) bu husustaki beyitleri arasında benzerlik olduğu anlaşılmıştır. İlave olarak Hurûfîler dışında isim-müsemmâyı şiirine taşıyan birkaç zümrenin isim-müsemmâya bakışları da çalışmada ele alınmıştır. Çelebi Sultan’ın daha çok hangi gruplar tarafından sahiplenildiği konusu ele alınırken ise sûfî şairin nedür redifli kasidesinden hareket edilmiş ve bu kasidenin hangi zümreler arasında revaçta olduğu tespite çalışılmıştır. Bu amaçla ilgili kasidenin bulunduğu Süleymaniye Kütüphanesi Mihrişah Sultan 185 numarada kayıtlı yazma, Süleymaniye Kütüphanesi Galata Mevlevihanesi 233’te kayıtlı mecmua ve Millet Kütüphanesi Ali Emiri Koleksiyonu (AEArb) 4341’de kayıtlı yazmanın genel bir içerik dökümü yapılmıştır. Netice olarak nedür redifli kasidenin Hurûfî, Alevî-Bektaşî ve Bayramî-Melâmî grupların eserleriyle aynı yazmalar içinde bulunduğu ve dolayısıyla gerek Çelebi Sultan gerekse kasidesinin heterodoks gruplar arasında popüler olduğu sonucuna varılmıştır. Tüm bunlara rağmen Çelebi Sultan’ın kimliğine dair net bir sonuca ulaşılamamış ve sûfî şairin heterodoks gruplar arasında popüler olup kendisinde bazı Hurûfî etkilerin görüldüğü şeklinde muğlak bir çerçeveden öteye geçilememiştir.

Anahtar Kelimeler:

Tracing An Unknown Name Among Heterodox Ṣūfīs: An Attempt To Build Ṣūfī Poet Chelebi (celebi) Sulṭān’s Identity
2021
Yazar:  
Özet:

Chelebi (Çelebi) Sulṭān is a Ṣūfī poet. Due to poor and limited sources, there is a hardness in finding accurate and sufficient information about him. Abdülbaki Gölpınarlı claimed that this anonymous poet could be Oğlan Sheikh İsmāʿil-i Maʿşūḳī (d. 1539) from Bayramī-Melāmī by relying on the unanimous ghazal recorded in Ḥālet Efendi 800 in Suleymaniye Library. However, the fact that the aforementioned ghazal with simple copy variations published in Eşrefoğlu Rūmī Diwan weakens the credibility of his argument that Chelebi Sulṭān could be Oğlan Sheikh İsmāʿil-i Maʿşūḳī. Though the acknowledgment of this data, Gölpınarlı still insisted on the credibility of his claim that the ghazal belongs to Oğlan Sheikh. Moreover he argued that the claims suggesting that the ghazal belongs to Eşrefoğlu Rūmī (d. 1469) should be questioned. Other than this ghazal, there is one more qasida (ḳasīde) with having gizlidir word after the rhyme associate to Chelebi Sulṭān, and an annotation to this qasida by Āyīne-zāde Meḥmed Şemseddīn-i Sirozī (d. 1688/89). However, neither the qasida and ghazal attributed Chelebi Sulṭān nor the Āyīne-zāde’s annotation provide satisfying information to identify the identity of the poet. Therefore, it can be claimed that Chelebi Sulṭān’s identification is based on weak arguments. No more evidence can develop these estimations into evidence-based arguments. This article tries to provide a virtual framework for the identity of Chelebi Sulṭān. In this context, the article firstly discusses Chelebi Sulṭān’s disposition and popularity on Ṣūfī groups by considering the contents of the manuscripts mentioning him. Then, it analyzes whether Chelebi Sulṭān is associated with Ḥurūfīs or not by focusing on the ism-musemmā subject in the two first couplets of the qasida attributed to the Ṣūfī poet. Finally, the article speculates whether the poet called Chelebi Sulṭān in literature could be Misālī (d. 1577), or not, who is one of the Ḥurūfī poets. The subject of Chelebi Sulṭān's connection with Ḥurūfīsm is examined under two titles in the article. The possibility of Chelebi Sulṭān to be Misālī, one of the Ḥurūfī poets, was discussed based on the qasida with nedür rhyme. In this regard, there are two assumptions. The first one is that the pseudonym Misālī is mentioned in the qasida, and the second evidence is that there is a qasida with nedür word after rhyme belonging to Chelebi Sulṭān in the two copies of the Misālī Diwan. However, although the mentioned qasida exists in the recent copies, this qasida is not found in the oldest copies of the diwan. Therefore it is possible to conclude that this lack weakens the possibility that Chelebi Sulṭān could be Misālī, one of the Ḥurūfī poets. The second title is related to the issue of the ism-musemmā in the first two couplets of the qasida with nedür word after rhyme. Through this analysis, it was discussed whether Chelebi Sulṭān could be Ḥurūfī or not. At this point, it is revealed that there is a similarity between the two couplets of Chelebi Sulṭān in the qasida with nedür word after rhyme on the issue of ism-musemmā and some other couplets of Ḥurūfī poets (Nesīmī / Ḫalîlî, Misālī, et al.) on the same issue. Besides, the views of a few groups, apart from the Ḥurūfī Poets, that discussed ism-musemmā issue in their poetry, were evaluated. The article refers to the Ṣūfī poet's qasida with nedür word after rhyme while discussing the issue of which groups favored Chelebi Sulṭān more and it also tried to determine which groups read this qasida at that period. To discuss the general content of the manuscript, the manuscript registered in Suleymaniye Library Mihrisah Sultan number 185, the corpus cataloged in Suleymaniye Library, Galata Mevlevihanesi 233, and the manuscript cataloged in Millet Library Ali Emiri Collection (AEArb) 4341, were examined. Thus it can be claimed both Chelebi Sulṭān and his qasida were popular among heterodox groups, as it was observed that the qasida also exists in the works of Ḥurūfī, Alevi-Bektashi, and Bayramī-Melāmī groups. Despite all this, there is no clear conclusion regarding the identity of Chelebi Sulṭān. Nevertheless, it is possible to say that Chelebi Sulṭān was popular among heterodox Ṣūfī groups and that some Ḥurūfī views influenced him.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Benzer Makaleler










Cumhuriyet İlahiyat Dergisi

Alan :   İlahiyat

Dergi Türü :   Uluslararası

Metrikler
Makale : 1.205
Atıf : 2.536
2023 Impact/Etki : 0.12
Cumhuriyet İlahiyat Dergisi