Amaç – COVID-19 salgını yaşamın birçok alanını olumsuz etkilemekte ve salgına yönelik temel tedbir olan sosyal izolasyonun sağlanması amacıyla çeşitli düzenlemeler gerçekleştirilmektedir. Bu tedbirlerin ötesinde, bireylerin sağlık ve güvenlik konusundaki endişelerini giderebilmek için çalıştıkları kurumlardan da birtakım beklentileri ortaya çıkmıştır. Örgütler bu beklentilere karşılık vermek ve mevcut işgücünü korumak adına birtakım düzenlemelerde bulunmaktadır. Bu düzenlemelere bağlı olarak çalışanların bir kısmı evden çalışma sistemine geçerken bir kısmı da iş yerlerine gitmeye devam etmektedir. Bireylerin hayatında önemli bir yer tutan iş yaşamındaki bu düzenlemeler, iş dışı faaliyetlerini ve örgüte yönelik tutumlarını etkileyebilmektedir. Bu doğrultuda mevcut araştırmada salgın sürecinde evden çalışmanın işten ayrılma niyeti ile ilişkisini ve algılanan iş yaşamı kalitesinin bu ilişkiye aracılık edip etmediğini incelemek amaçlanmıştır. Yöntem – Araştırmada ilişkisel tarama yöntemi kullanılmıştır. Araştırma verileri, kartopu örnekleme yöntemiyle ulaşılabilen ve çevrimiçi ankete katılım gösteren 292 beyaz yakalı çalışandan elde edilmiştir. Veri toplama araçları, evden çalışmaya ilişkin bilginin de alındığı Demografik Bilgi Formu, İş Yaşamı Kalitesi Ölçeği ve İşten Ayrılma Niyeti Ölçeği’nden oluşmaktadır. Veriler SPSS 21 paketinde korelasyon ve çoklu hiyerarşik doğrusal medyatör regresyon analizi ile analiz edilmiştir. Bulgular – Yürütülen çoklu hiyerarşik doğrusal medyatör regresyon analizi sonucunda salgın sürecinde evden çalışma ile işten ayrılma niyeti arasında negatif yönlü ilişki olduğu ve algılanan iş yaşamı kalitesinin bu ilişkiye tam aracılık ettiği görülmüştür. Tartışma – Evden çalışma düzenlemesinin, bireylerin salgın sürecinde ortaya çıkan sağlık, güvenlik ve ekonomi konularındaki temel ihtiyaçlarına cevap verdiği görünmektedir ve bu nedenle bireyler mevcut organizasyonlarında çalışmaya devam etmek istemektedir. Salgın sonrası süreçte evden çalışma sisteminin faydalarını korumak için bu sistemin bireylerin beklentileri ile örtüşmesine dikkat edilmelidir.
Purpose - The COVID-19 epidemic affects many areas of life and various arrangements are implemented in order to ensure social isolation, which is the main measure toward the epidemic. In addition to these measures, a number of expectations have emerged from the institutions that they work to address the concerns of individuals about health and safety. Organizations are making a series of arrangements to meet these expectations and to preserve their existing labour. Some of the workers are moving from the home to the work system, while some continue to go to work. These regulations in the business life, which hold an important place in the lives of individuals, can affect their out-of-employment activities and their attitudes towards the organization. In this regard, the current research is aimed at examining the relationship of working out of the home with the intention of leaving the work and whether the quality of work life perceived mediates this relationship. Method - Relational scanning method has been used in the research. The research data was obtained from 292 white captive employees who participated in an online survey, which could be accessed through the cartridge sampling method. The data collection tools consist of the Demographic Information Form, which includes information about working from home, the scale of quality of work life and the scale of intention to leave work. The data was analyzed in the SPSS 21 package through correlation and multi-hierarchical linear mediator regression analysis. Results - The multi-hierarchic linear mediator regression analysis has shown that there is a negative relationship between work at home and the intention of leaving the work in the epidemic process and that the quality of work life perceived has been fully mediated to this relationship. Debate - The home-to-home work arrangement seems to respond to the basic needs of individuals in health, safety and economic issues arising during the epidemic process, and therefore individuals want to continue to work in existing organizations. In the post-inflammatory process, it should be taken into account that this system is matched with the expectations of individuals to protect the benefits of the work system from home.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|