Cari işlemler hesabındaki açıklar ekonominin dışa bağımlılığını dolayısı ile dış şoklara karşı kırılganlığını artıran bir olgudur. Bunun için gelişmekte olan ülkeler sürdürülebilir bir büyüme oranına ulaşmak için cari işlemler hesabında istikrar sağlamak zorundadır. Bu zorunluluk gelişmekte olan ülkelerde ekonomik büyüme ile cari açık arasında etkileşim oluşturan dinamiklerin ayrıntısı ile ortaya konmasını gerektirmektedir. Ancak bu şekilde, cari işlemler hesabında istikrarsızlığa yol açmadan, sürdürülebilir büyüme hedefine ulaşmayı sağlayacak politikalar etkin bir biçimde tasarlanabilir. Yukarıda belirlenen tespitlerden hareketle bu makalede Türkiye’de cari açık ile ekonomik büyüme arasındaki ilişki ampirik olarak araştırılmıştır. Bunun için 2003 ile 2019 yılları arasındaki çeyrek dönemlik veriler Johansen Eşbütünleşme ve Granger Nedensellik Testleri kullanılarak analiz edilmiştir. Ekonometrik sonuçlar mili gelir ile cari işlemler hesabındaki açık arasında çift yönlü bir nedensellik ilişkisi olduğunu ortaya koymuştur. Bu durum Türkiye’de ekonomik büyüme ile cari açık arasında kriz ile sonuçlanabilecek önemli bir kısır döngünün oluştuğunu göstermektedir. Bunun için Türkiye’de sürdürülebilir büyüme hedefine ulaşmak için oldukça kapsamlı politikalara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu çerçevede hem milli gelirden cari işlemler hesabındaki açığa yönelik hem de cari işlemler hesabındaki açıktan milli gelire yönelik nedensellik ilişkilerini ortadan kaldıracak politikaların tasarlanması gerekmektedir.
The deficit in the current account is a phenomenon that increases the foreign dependency of the economy and thus its vulnerability to external shocks. Therefore, developing countries have to maintain stability in the current account in order to reach a sustainable growth rate. This necessity needs to be put forward in detail of the dynamics that create an interaction between economic growth and current account deficit in developing countries. Thus, policies that will achieve sustainable growth targets can be designed effectively without causing instability in the current account. Based on the facts determined above, the relationship between the current account deficit and economic growth in Turkey has been empirically investigated in this article. Accordingly, quarterly data between 2003 and 2019 were analysed using the Johansen Cointegration and Granger Causality Tests. Econometric results revealed that there is a bidirectional causality relationship between the national income and the current account deficit. This finding shows that an important vicious cycle has formed between economic growth and the current account deficit in Turkey that may result in a crisis. Therefore, quite comprehensive policies are needed to achieve the goal of sustainable growth in Turkey. In this framework, it is necessary to design policies that will eliminate the causality relationships both from national income to current account deficit and from current account deficit to national income.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|