Görüntüleme
11
Fotoğraf sanatının teknik açıdan nesnesine bağlı bir disiplin olması sebebiyle “gerçeğe en yakın olanı” sunma yetisi, bu sanat dalının resim, heykel gibi diğer disiplinlerden farklı bir konumda yer almasına neden olmuştur. Özellikle toplumsal olaylarda ve büyük tarihsel adımlarda gerçeği belgeleme niteliğine sahip olan fotoğraf sanatı, ilk kez uygulanmasından çeyrek asır sonra savaş fotoğrafçılığı alanı ile bizlere yani cephe hattında olmayanlara neler olduğunu görme imkânı sunmaktadır. İlk kez 1855 yılında Kırım Savaşının fotoğraflanmasıyla başlayan bu süreç, o döneme kadar hayal gücü ve tanık ifadeleri ile üretilen imgelerin ötesinde, çarpıcı bir biçimde savaş gerçeği ile yüzleşmemizi mümkün kılmıştır. İnsanlığın gerçeği arama, ulaşma ve gerçeği sunma arayışında, fotoğraf sanatı ortaya çıktığı ilk andan itibaren teknik gelişmelere bağlı olarak, her dönem ilk tercih olmuştur. Özellikle teknik gelişmeler paralelinde taşınabilen ve sonrasında daha da küçülen fotoğraf makinaları sayesinde, cephelerden gelen fotoğraflar, savaşın gerçek yüzünün en çarpıcı biçimde sunulmasına olanak sağlamıştır. Gelişen teknolojinin yanı sıra değişen algılarımız ve sosyo-kültürel etkenler ile farklılaşan bakış açımız, anlatı dilimizde her dönem yenilikler oluşmasına sebep olmaktadır. Hem fotoğraf makinesi hem de fotoğrafçı bağlamında savaş alanının temsili, dönem içerisinde farklılık göstermiştir. Kimi zaman savaşı tanımlayacak kareler ölü bir beden iken, kimi zaman da atılan bombalar nedeniyle harabeye dönen evde bir kanlı kıyafet olmuştur. Fotoğrafçının üslubu ile olaya, mekâna ve insanlara bakış açısı, çatışma alanında yaşanan kaosun çok farklı biçimde sunulabileceğini göstermektedir. Fotoğraf disiplini içerisinde yaşanan pek çok dramatik olay belgesel, tanıtım ve sanatsal (kurgusal-kavramsal) fotoğraf bakış açısı ile sunulmaktadır. Bu çalışma fotoğraf sanatında savaşın temsilinin, dönem içerisindeki değişimini incelemeyi amaçlamıştır. Bu kapsamda belgesel, tanıtım ve sanatsal fotoğraf alanlarında savaşın temsili araştırılmış ve bu alanlarda üretim yapan alanlarında öne çıkan sanatçılar ve üretimleri bağlamında incelenmiştir. Aynı zamanda dijitalleşen kültür ekseninde savaşın yeni medyada sunumunda günümüzde gelinen nokta ortaya konmuştur.
The ability to present "the closest to reality" as the photography art is a discipline technically connected to the object has led this branch of art to be in a different position than other disciplines such as painting, sculpture. The art of photography, which has the character of documenting the truth, especially in social events and great historical steps, offers the opportunity to see what is happening to those who are not on the front line, with the field of war photography a quarter of a century after its first implementation. This process, which began for the first time with the photographing of the Crimean War in 1855, made it possible for us to face the war truth in a stunning way beyond the images produced by imagination and witness expression until that time. In humanity’s quest to seek, reach and present the truth, photographic art has been the first choice, depending on technical developments, from the first moment of its appearance. In particular, thanks to the cameras that can be moved in parallel with technological advances and later even smaller, photos from fronts have made it possible to present the real face of the war in the most spectacular way. In addition to the advanced technology, our changing perceptions and differentiated perspective with socio-cultural factors, our narrative language causes the formation of innovations in every phase. The representation of the battlefield in both the camera and the photographer's context has been different during the period. Sometimes there was a blood clothes in the house that was back to destruction because of bombs thrown, while the square would sometimes describe war as a dead body. The photographer’s style and perspective on the event, space and people shows that the chaos in the conflict area can be presented in a very different way. Many of the dramatic events that occur within the photography discipline are presented with a documentary, promotional and artistic (fiction-cavrational) photographic perspective. This study aimed at exploring the representation of war in the photographic art, the change in the period. In this context, the representation of war in the fields of documentary, promotion and art photography has been studied and in the context of the artists and productions that are prominent in the fields of production in these fields. At the same time, in the digitalized cultural axis, the presentation of the war in the new media has revealed the point of today.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Makale Detay 
Benzer Makaleler
PDF Görüntüle
Dergi Bilgisi
Eseri Dinleyin
Alıntı Yap
Bu Sayfayı Yazdırın
Paylaş
Mendeley
