Yunancada “Tanrı” anlamına gelen theo ve “adalet” anlamına gelen dyke kavramlarının bir araya getirilerek kullanımından oluşan ve “Tanrısal Adalet” anlamında kullanılan theodice (teodise) meselesi din ve felsefe’nin, özellikle de Din Felsefesi’nin en önemli problemleri arasında yer almaktadır. Söz konusu problem, “iyi-kötü” dikotomisi üzerinden gelişmektedir. Bilhassa kötülüğün varlığının sorun olarak odağa alınması, “mutlak iyi” olan Tanrı’nın varlığıyla ilişkilendirilmekte; böyle bir varlığın bulunduğu âlemde kötülüğün var olmaması gerektiği kanaati ileri sürülmektedir. Nitekim aynı nedenden dolayı teodise (Tanrısal adalet) kavramı kimi zaman –yanlış bir anlam yüklemeyle- “kötülük” meselesi olarak da anılmaktadır. Bunda, David Hume’un birtakım ateistik düşünce ve yaklaşımlara ait görüşleri dile getirirken kullandığı mantıksal metodun etkisinin olduğu da düşünülmektedir. Zira Hume’un konuyu ele alış biçiminde “kötülük” ve “Tanrı” kavramlarının bir arada düşünülmesi sorunlu görülmekte; hatta aynı gerekçeyle “Tanrı”nın varlığının şüpheli ve saçma olduğuna dair yaklaşımlar da seslendirilmektedir. Haliyle bu husus, ateistik yaklaşımlara güçlü bir gerekçe oluşturmuş görünmektedir.
Field : İlahiyat
Journal Type : Ulusal
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|