Mükâfat ve cezanın pik noktaları olan cennet ve cehennemin doğrudan muhatapları insanlar ve cinlerdir. Ebedî mutluluğun yurdu olan cennetin birinci ve en önemli anahtarı “iman” iken müşrikler için sonsuz ve kesintisiz azap yeri olan cehennemin kapısını açan anahtarın adı ise “inkâr”dır. Kur’ân âyetlerinden anlaşılan cennet ehlinin ölümle birlikte doğrudan ilk diyalogları meleklerle “selam” ve “müjde” ekseninde gerçekleşmektedir. Bu diyalog, haşir meydanı ve sonraki süreçte cennette “tebrik” ve “şükür” bağlamında devam edecektir. Buna karşın cehennem ehlinin ölüm ve sonrasında, meleklerle olan diyalogları “azarlama ve azap etme” ekseninde devam edecektir. Kur’ân’ın verdiği haberlerde, cennet ehlinin, kendi aralarında diyalogda bulunabildikleri, hatta cehennem ehlinden diledikleri kişilerin durumunu da müşahede edebildikleri bildirilmektedir. Bu da cennet ehlinin cehennem ehliyle sözlü ve görüntülü konuşabildikleri anlamına gelmektedir. Cennet ehlinin cehennem ehliyle diyalog kurmalarının nedeni olarak ilâhî vadin hak olduğunu görme ve gösterme isteği zikredilebilir. Cehennem ehlinin cennet ehliyle kurduğu diyaloglarda ise ilâhî nimetlerden istifade etme arzusu öne çıkmaktadır. Bu diyaloglardaki talepler, aynı zamanda cennet ve cehennemin birbirilerine olan konumları hakkında da fikir vermektedir. Kur’ânî perspektiften cennet ve cehennem ehlinin iştirak ettiği diyaloglardaki “satır aralarını” kritize etmeyi hedefleyen bu çalışmada nitel araştırma yönteminin metotlarından biri olan doküman analizi metoduna başvurulacaktır.
According to the information given by the Qur'an, there are dialogues in which the people of Paradise and Hell participate due to various reasons. It is understood that the first dialogue of the people of Paradise was with the angels. It can be said that this dialogue, which took place at the time of death, had both a physical and a verbal character. Accordingly, angels take the souls of people who will be the people of Paradise in a beautiful way, while giving them the good news of Paradise. Of course, there is no definite information that this gospel was given to all believers. But at least we can say that such a dialogue took place with some of the devout servants while their souls were being taken.
Alan : Eğitim Bilimleri; Güzel Sanatlar; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|