Çanakkale 2010lu yıllarla birlikte neoliberal kentleşme politikalarının etkisi altına girmeye başlamıştır. Bu etkiyle artan kentsel büyüme baskısı Çanakkale kıyı şeridinde birçok yatırım projesinin geliştirilmesine neden olmuştur. Artan büyüme baskısı karşısında, kentteki sivil toplum inisiyatifleri bu projelerin gerçekleşmesini engellemek üzere kent konseyi içinde ve dışında direngen bir mücadele örmüştür. Bugün, neoliberal kentleşme karşısında Lefebvrenin 1968de ortaya attığı kent hakkı kavramı daha da önem kazanmaktadır. Kentsel mekânı dönüştürme hedefiyle geliştirilen projelere karşı örülen kent hakkı talebi bu çalışmanın ana eksenini oluşturmaktadır. Sivil toplum içinden kentin mekânsal gelişimine dair alınan kararlara katılım talebiyle ortaya çıkan kentsel muhalefet, zamanla kent hakkı mücadelesine dönüşerek daha geniş bir toplumsal kesime yayılmış ve daha direngen bir hal almıştır. Bu araştırma kapsamında Yat Limanı Projesi ve Tekel arazisi için geliştirilen proje olmak üzere kentsel muhalefet tarafından yapımı engellenen iki proje ele alınmıştır. Bu projelerin ortaya çıkışı, içeriği ve bu projelere karşı üretilen kentsel muhalefet, yapılan derinlemesine görüşmeler ve basın taraması yoluyla araştırılırken kentsel muhalefet tarafından üretilen yayınlar da bu kapsamda incelenmiştir. Müzakereci ve direngen iki farklı kentsel muhalefet biçiminin deneyimlendiği Canakkale örneği kentteki sivil toplumu güçlendirirken yerel yönetimin sivil toplumla olan ilişkisini de yeniden tanımlamıştır. Bu yazı, Çanakkaledeki kent hakkı mücadelesinin, yerel demokrasinin güçlenmesi ve toplumsal dönüşüm arasında karşılıklı bir ilişkiden ortaya çıktığını iddia etmektedir.
Alan : Mimarlık, Planlama ve Tasarım
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|