18. yüzyılda, değişmez kabul edilen geleneksel varsayımların geçerliliğini rasyonel kriterlere tabi tutarak yeniden değerlendirmeyi amaçlayan Aydınlanma dönemi filozofları, dinî konuları ve bu bağlamda da ilk insanların dininin monoteizm olduğu yönündeki Kitabı Mukaddes öğretisini felsefî spekülasyon konusu hâline getirmişlerdir. 19. yüzyılın ikinci yarısında Din Bilimi, Felsefe ve Teolojiden bağımsız bir disiplin olarak kurumsallaşmaya başlamıştır. Monoteizm meselesi, teolojik ve felsefî perspektiften değerlendirildikten sonra her bilim dalı gibi kendine özgü bir metodoloji arayışı içerisine giren Din Bilimi bağlamında ele alınmış ve ortak bir metodoloji bulunmamasından dolayı da farklı sonuçlara ulaşılmıştır. Schmidt ile Pettazzoni‟nin monoteizm ve Yüce Varlık meselesini bilimsel bir yaklaşımla ele aldıklarını savunmalarına rağmen, neden çok farklı sonuçlar elde ettikleri hususu, bir takım soruları gündeme getirmektedir. Bilimsel yaklaşımıntemel niteliği, aynı verileri aynı metot ile işleyen herkesin aynı sonuçları elde etmesidir. Dolayısıyla ortada bir ihtilaf varsa, bu mesele ya konunun mahiyetinden, ya araştırmacının kendinden ya da takip edilen metottan kaynaklanmaktadır. Bu araştırmanın amacı, Schmidt ve Pettazzoni‟nin monoteizm ve Yüce Varlık konusundaki görüşleri ve birbirlerine yönelttikleri eleştiriler bağlamında Din Bilimi‟ndeki metodoloji problemine belirli bir açıdan ışık tutmaktır. Diğer taraftan bu araştırma, Batı‟da bilim adı altında yürütülen ve pek de gündeme getirilmeyen ideolojik mücadeleler hakkında önemli ipuçları sunmaktadır
Alan : İlahiyat
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|