Göçler daha çok doğal afetler, siyasi gelişmeler, savaşlar, terör, güvenlik sorunları ve sosyo-ekonomik sebeplerle gerçekleşmektedir. İç göçler ülkelerin gelişmesini olumsuz etkileyen ve kalkınmayı yavaşlatan hareketlerdir. Türkiye’de tarımsal değişimler, geçim zorlukları, terör olayları ve hizmetlerin sağlanmasında yaşanan güvenlik sorunları, ekonomi ve yaşam standartlarına bağlı sorunlar kırsaldan kentlere göçleri hızlandırmıştır. Ailelerin göç etmeye karar vermelerinin yanında nereye gidecekleri de toplumsal cinsiyete dayalı olarak şekillenmektedir. Bu makale; toplumsal cinsiyet algısının göç sürecinde aile bireyleri üzerindeki etkilerini ele almaktadır. Aileleri göçe iten sebepler ve karar mekanizmalarında aile bireylerinin cinsiyete dayalı olarak etkili olduğu ve rollerin değişim gösterdiği düşünülmektedir. Yöntem olarak nitel araştırma tekniklerinden hareketle teorik verilerden oluşan derleme bir çalışmadır. Sonuç olarak; toplumsal algı ve cinsiyet rolleri kırsal yaşam sürecindeki geniş aile modelinde aile dinamikleri üzerinde oldukça etkilidir. Göç olgusu fiziksel değişime bağlı olarak sosyal, ekonomik ve kültürel etkenlerin farklılaşmasıyla toplumsal cinsiyet rollerinde farklılaşmalara sebep olmuştur. Göç sonrası yeni alışkanlıklar, yeni roller ve yeni sosyal çevre ailenin kurgusunu etkileyerek yeni bir tarz oluşturmayı zorunlu kılmıştır.
Alan : Eğitim Bilimleri; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|