Türk edebiyatında Ahmet Mithat Efendi çizgisinin takipçisi olan Mahmut Yesari, yaşama biçimini ve hayatın kendine sunduklarını zaman-mekân düzleminde açımlayarak eserleri aracılığıyla yansıtan bir sanatçıdır. Yazınını geçim kaynağı yapan Yesari, eserlerinde sosyal değişikliklerin şahıslar üzerinde meydana getirebileceği dönüşümlere yer verir; sosyolojik ve psikolojik göndermeler aracılığıyla yaşadığı devirle bireyin düşün dünyasını bütün halinde sunar. Yapıtlarında bireyin kendisiyle ve toplumla çatışmalarını metnin dünyasına yansıtan sanatkâr, bireye sinen toplumu, toplumda var olma çabası gösteren bireyi anlatır. Özgürlük ve çağdaşlaşmayı özünden kopuş olarak değerlendiren kişilerin yozlaşmaya, yabancılaşmaya sürüklenişini; kendinden kopanla bozulmanın, çürümenin yok ediciliğinde çaresiz kalanların yaşadığı çatışmayı metinleştirir. Mahmut Yesari’nin üç kardeşin hayata tutunma mücadelesini konu edindiği Tipi Dindi’de yaşamla ölüm iç içe geçer. Babanın fiziksel ölümüyle başlayan süreçte kardeşlerin yaşadığı psikolojik ölümler onları zamanından önce olgunlaştırır. Bir ailenin önce psikolojik sonra da fiziksel olarak yok oluşunu; başkişi Macit ile kardeşlerinin dramatik yaşamını, hayata tutunma çabalarını konu edinen romanda, kardeşlerin iç çatışmalarına, tükenişlerine paralel olarak labirentleşen ve daralan hayatları anlatılır. Bireyin dünya içinde kendine yer edinme süreci, başaramadığı durumlarda yaşadığı yalnızlık ve bu yalnızlığın yansımaları aktarılır. Eserde başkişi Macit ve kardeşlerinin babalarının ölümünden sonraki yaşamlarını şekillendirme çabaları söz konusudur. Çalışmada sosyal adaletin işlemeyişi sonucu kardeşlerin toplumun kendilerine dayattığı yalnızlığı yaşamak zorunda kalışları ve yalnızlıklarına pasif isyanları incelenecektir.
Türk edebiyatında Ahmet Mithat Efendi çizgisinin takipçisi olan Mahmut Yesari, yaşama biçimini ve hayatın kendine sunduklarını zaman-mekân düzleminde açımlayarak eserleri aracılığıyla yansıtan bir sanatçıdır. Yazınını geçim kaynağı yapan Yesari, eserlerinde sosyal değişikliklerin şahıslar üzerinde meydana getirebileceği dönüşümlere yer verir; sosyolojik ve psikolojik göndermeler aracılığıyla yaşadığı devirle bireyin düşün dünyasını bütün halinde sunar. Yapıtlarında bireyin kendisiyle ve toplumla çatışmalarını metnin dünyasına yansıtan sanatkâr, bireye sinen toplumu, toplumda var olma çabası gösteren bireyi anlatır. Özgürlük ve çağdaşlaşmayı özünden kopuş olarak değerlendiren kişilerin yozlaşmaya, yabancılaşmaya sürüklenişini; kendinden kopanla bozulmanın, çürümenin yok ediciliğinde çaresiz kalanların yaşadığı çatışmayı metinleştirir. Mahmut Yesari’nin üç kardeşin hayata tutunma mücadelesini konu edindiği Tipi Dindi’de yaşamla ölüm iç içe geçer. Babanın fiziksel ölümüyle başlayan süreçte kardeşlerin yaşadığı psikolojik ölümler onları zamanından önce olgunlaştırır. Bir ailenin önce psikolojik sonra da fiziksel olarak yok oluşunu; başkişi Macit ile kardeşlerinin dramatik yaşamını, hayata tutunma çabalarını konu edinen romanda, kardeşlerin iç çatışmalarına, tükenişlerine paralel olarak labirentleşen ve daralan hayatları anlatılır. Bireyin dünya içinde kendine yer edinme süreci, başaramadığı durumlarda yaşadığı yalnızlık ve bu yalnızlığın yansımaları aktarılır. Eserde başkişi Macit ve kardeşlerinin babalarının ölümünden sonraki yaşamlarını şekillendirme çabaları söz konusudur. Çalışmada sosyal adaletin işlemeyişi sonucu kardeşlerin toplumun kendilerine dayattığı yalnızlığı yaşamak zorunda kalışları ve yalnızlıklarına pasif isyanları incelenecektir.
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|