Özet:

Bu makale, Pop-Art sanatçısı ve bir tuval ressamı olarak tanınan David Hockney’in çağa özgü teknolojilerle ürettiği sanat ürünlerinde geliştirdiği yeni bakış açılarına bakarak bugünün dijital teknolojileri olan iPhone ve iPad’le yaptığı resimlerdeki sanatsal ve düşünsel temellerini göstermeyi amaçlamaktadır. Sanatsal yeniliklerin çoğunun yeni düşünce ve fikirlere eşlik eden biçim, tarz ve tekniklerdeki değişimlerle birlikte geldiği görülür. 1960’lı yıllardan başlayarak bilgisayar teknolojisinin sanatın değişiminde her geçen gün daha çok artan bir role sahip olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. 2000’li yıllardan itibaren yeni teknolojilerle birlikte sanatçıların çalışmalarını ortaya koyduğu ortamın giderek değiştiğini gösteren eserlerle karşılaşılmaktadır. Uzun yıllardır sanatın ya da resmin hammaddesi olan boya, tuval, fırça aynı kalmasına karşın teknolojik gelişmeleri dikkate alan birçok sanatçının bu malzemeleri değiştirmeye başladıkları görülmektedir. Aslında bir Pop-Art sanatçısı olarak tanınan David Hockney de geleneksel malzemelerle yaptığı çizimler ve tuvallerinin yanı sıra, boya ve fırçadan uzaklaşarak fotoğraftan iPad’a kadar kullandığı çeşitli malzemeleri kendine özgü sanatsal ve estetik bakış açısıyla çalışmalarında başarıyla uygulayabilen ender sanatçılardandır. Hockney, teknolojiye bağımlı olmadan teknolojiyi sanatsal amaçları için bir araç olarak kullanmıştır. Onu diğer sanatçılardan ayıran şey sanat yaşantısı boyunca tuval resminden hiç vazgeçmediği halde fotoğraf, fotokopi, faks, iPhone ve iPad’le yaptığı çalışmalarıyla sanatsal ve düşünsel kalıpları kıran kendine özgü bir sanatsal bakış açısı geliştirebilmesidir.

Anahtar Kelimeler: