Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 40
 İndirme 6
İRAN TİYATROSUNDAN BİR ESER SADIK HİDAYET'İN SÂSÂN KIZI PERVİN'İ
2003
Dergi:  
Tiyatro Eleştirmenliği ve Dramaturji Bölümü Dergisi
Yazar:  
Özet:

Modern İran tiyatrosu dinî ve gayri dinî geleneksel İran tiyatrosunun temelleri üstünde on dokuzuncu yüzyılın ilk yarısından itibaren gelişme zeminini buldu. İran'da Avrupa bilim ve tekniğini tanıma sürecinde Osmanlı toprakları ve Rusya'nın önemli etkileri oldu. İstanbul, İran için Avrupa'ya açılan kapı demekti. İstanbul'daki bir matbaa sökülerek İran'a nakledilmiş, İran'da o zamanlar basımı sorunlu olan kimi gazete ve dergiler İstanbul'da basılarak Tebriz ve Tahran'a gönderilmişti. Türk tiyatrosu bu yüzyılın ikinci yarısında adapte, çeviri ve telif eserleriyle büyük atılım içindeydi. Moliere'in eserleri adapte ediliyor ve Şinasi'nin Şair Evlenmesi gibi telif eserler de Türk tiyatrosunun kütüphanesini zenginleştiriyordu. O zamanlar İstanbul'da bulunan kimi İranlı aydınlar Türk tiyatrosunu yakından takip ederek ilk adapte ve çeviri piyes çalışmalarına başladılar. Misanthrope, Merdumgurîz adıyla Farsça'ya aktarıldı ve İstanbul'da basıldı. İran tarihindeuzun tahtta kalma rekorunu elinde bulunduran Nâsırüddin Şah Tahran'da açtırdığı tiyatro binası, piyes çeviri ve telif çalışmalarını teşvik etmesi, tiyatro topluluklarını desteklemesi ile çağdaş İran tiyatrosunun altyapı çalışmalarını başlattı. Ferheng (Kültür), Teatr-i millî (Ulusal tiyatro), Komedi-yi îrân, Komedi-yi muzikal, Kulüp Muzikal gibi tiyatro toplulukları Fransız ve Rus piyes yazarlarının eserlerini sahneye koydular. Komedi-yi İran topluluğunda ilk kez Ermeni, Türk ve Musevî bayan oyuncular rol aldılar. Öte yandan, Azerbaycan tiyatrosunun temelini atan ve Türk edebiyatında önemli bir yeri olan Âhundzâde (Ahundof) (1813-1878) Türkçe yazdığı ve sonradan Farsça'ya çevrilen piyesleri ile modern İran tiyatrosuna atılım yaptırdı. Seyyid Ali Nasr, Huneristân-i hunerpîşegî adlı okulda tiyatro tarihi dersleri verirken Avrupa sahne tekniğine uygun oyunlar sergiledi ve çalışmalarıyla modern İran tiyatrosunun babası sayıldı. Farsça telif edilen ve sahnelenen ilk piyeslerde İran kadınının sorunları, bâtıl inançlar, cahillik, okuma-yazma sorunu ve evlilik kurumundaki aksaklıklar ele alındı. Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra yetişen Kemal Şehrzâd, Sadık Hidayet, Türk edebiyatında Ali Nevruz adıyla tanınan Hasan-ı Mukaddem, Gevher Murad, İstanbul'da uzun süre kalan Mirzâde-i Işkî gibi yazarlar İran'ın dünya siyasî arenasındaki olumsuz durumu dolayısıyla İslam öncesi İranını işleyen tarihî piyeslere yöneldiler.Aşağıda çevirisi sunulan Pervin Duhter-i Sâsân (Sâsân Kızı Pervin) (1309/1930), Sâye-i Moğul (Moğol Gölgesi) (1310/1931) ve Mâziyâr (1312/1933) gibi tarihî oyunları Sadık Hidayet aşırı vatanseverlik duygularının körüklendiği bir dönemde yazdı. Kör Baykuş, Diri Gömülen, Alacakaranlık, Aylak Köpek, Üç Damla Kan, Hacı Aga, Vejetaryenliğin Yararları, Hayyam'ın Teraneleri gibi yapıtlarıyla Türkiye'de de iyi tanınan Sadık Hidayet İran tarihininparlak dönemlerinden biri olan Sâsânîler dönemine uzanır. 1936-1937 yıllarında Bombay'da bulunduğu sıralarda Parsîler yani ateşperestler arasında yaşar. Zerdüşt dini hakkındaki eksik bilgilerini tamamlar, o dönemin dili olan Pehlevîceyi öğrenir ve birçok Pehlevîce metni Farsça'ya aktarır. Taht-ı Ebü Nasr ve Ateşperest gibi öykülerinde Sâsânîler dönemini ve ateşperestliği konu edinir. Bu yapıtları ulusal kimlik arayışının birer belgesidir adeta. Araplar, ona göre eski İran'ın görkemini yıkıp yok eden bir kavimdir. Bu yüzden ırkçı bir yaklaşımla Araplara saldırır.

Anahtar Kelimeler:

The Iranian Theatre's Sassana Kizi Pervin
2003
Yazar:  
Özet:

Modern Iranian theatre found the ground of development from the first half of the nineteenth century on the foundations of religious and non-religious traditional Iranian theatre. In the process of recognition of European science and technology in Iran, the Ottoman territory and Russia had significant influences. Istanbul is the door to Europe for Iran. A food shop in Istanbul was dismantled and transferred to Iran, and some newspapers and magazines that were then pressing in Iran were printed in Istanbul and sent to Tebriz and Tehran. The Turkish theatre was in the second half of this century in a great breakthrough with its adaptations, translations and authorship works. Moliere's works are being adapted, and the authoritarian works such as Shinasi's Poet's Wedding also enriched the Turkish theater's library. At that time, some of the Iranian lights found in Istanbul closely followed the Turkish theater and began their first adaptation and translation work. Misanthrope was transferred to Persian under the name Merdumgurîz and printed in Istanbul. The theatrical building, which has the record of your throne in Iran's history, was opened in Tehran by Nasruddin Shah, promoting the translation and authorship, supporting the theatrical communities and started the infrastructure work of the contemporary Iran theatre. The theatrical communities such as Ferheng (Culture), Theatre-i National (National Theatre), Comedy-i Irân, Comedy-i Musical, Club Musicals put the works of French and Russian pianists on stage. For the first time in the comedy-i Iranian community, Armenian, Turkish and Musevi female actresses played. On the other hand, Ahundzâde (Ahundof) (1813–1878) which put the foundation of the Azerbaijani theatre and was an important place in Turkish literature, made a breakthrough into the modern Iranian theatre with his poems written in Turkish and later translated into Persian. Seyyid Ali Nasr, who taught theatre history in the Huneristân-i hunerpîşegî school, showed games that fit the European stage technique and with his work he was considered the father of modern Iranian theatre. In the first paintings, which were written and screened in Persian, the problems of the Iranian woman, the bad beliefs, ignorance, the problem of reading and writing, and the failures in the marriage institution were addressed. After the First World War, the writers like Kemal Şehrzâd, Sadık Hidayet, Hasan-i Mukaddem, Gevher Murad, and Mirzâde-i Işkî, who were known as Ali Nevruz in Turkish literature, and who remained in Istanbul for a long time, turned to the historical pires that worked with the Islamic Pre-Iran due to the negative situation in the world political arena of Iran. Blind Baykuş, Diri Gömülen, Alacakaranlık, Aylak Dog, Three Drops of Blood, Hacı Aga, Vegetarian Benefits, Hayyam's Teranesi and other works in Turkey are well-recognized by the Faithful Guide to the Sassani Period, one of the bright periods of Iran's history. From 1936 to 1937, when he was in Bombay, he lived among the Persians, the firefighters. Zerdüşt completes his lack of knowledge about religion, learns the Pehlevîce, the language of that time, and translates many Pehlevîce texts into Persian. In the story of the Holy Spirit, the Holy Spirit and the Holy Spirit, the Holy Spirit and the Holy Spirit, the Holy Spirit and the Holy Spirit, the Holy Spirit and the Holy Spirit. These works are a document of national identity search. The Arabs, according to him, are a people who destroy and destroy the glory of the ancient Iran. He attacked the Arabs with a racist approach.

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Benzer Makaleler
Tiyatro Eleştirmenliği ve Dramaturji Bölümü Dergisi

Alan :   Filoloji; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler

Dergi Türü :   Ulusal

Metrikler
Makale : 260
Atıf : 161
Tiyatro Eleştirmenliği ve Dramaturji Bölümü Dergisi