Mehmet Akif Ersoy’un altmış üç yıllık hayatının on bir yılını kapsayan Mısır hayatı için “sürgün” nitelendirmesi yapılması oldukça yaygındır. Sürecin yeni kurulan Cumhuriyet’in birtakım uygulamaları sebebiyle gerçekleşmiş olabileceği üzerine birçok yorum yapılmıştır: Mehmet Akif, şapka kanununu benimsemediği için yurdundan ayrılmıştır; Mehmet Akif, bir yönetim şekli olarak Cumhuriyet’e karşı olduğu için ülkeden ayrılmıştır; Mehmet Akif, Atatürk’ün muhaliflere yönelik sert yaklaşımlarından çekindiği için yurdu terk etmiştir vs. Bütün bu yorumların Mehmet Akif’in Mısır’a gittiği ve Mısır’da bulunduğu seneler boyunca devam ettiğini, hasta bir şekilde İstanbul’a döndüğü günlerde İstanbul ve Ankara’da da özellikle devlet erkânında Mehmet Akif’in teslim etmediği Kur’an Meali etrafında eleştirilerin sürdüğünü söylemeliyiz. Yurt müdafaasına bir ömür vakfeden şairin Safahat’ın yedinci bölümü Gölgeler’de toplanan Mısır şiirleri, onun genel şiir anlayışından şekil ve muhteva bakımından bazı farklılıklar gösterir. Koşarken birdenbire duran şairin şiirlerindeki bu değişimin “sürgün” psikolojisi ve atmosferiyle ilgili olduğu aşikârdır. Bu çalışmada Mehmet Akif Ersoy’un Mısır’daki ruh hali ile kaleme aldığı şiirlerin önceki şiirlerinden farklı yönleri tespite çalışılacaktır.
Mehmet Akif Ersoy’un altmış üç yıllık hayatının on bir yılını kapsayan Mısır hayatı için “sürgün” nitelendirmesi yapılması oldukça yaygındır. Sürecin yeni kurulan Cumhuriyet’in birtakım uygulamaları sebebiyle gerçekleşmiş olabileceği üzerine birçok yorum yapılmıştır: Mehmet Akif, şapka kanununu benimsemediği için yurdundan ayrılmıştır; Mehmet Akif, bir yönetim şekli olarak Cumhuriyet’e karşı olduğu için ülkeden ayrılmıştır; Mehmet Akif, Atatürk’ün muhaliflere yönelik sert yaklaşımlarından çekindiği için yurdu terk etmiştir vs. Bütün bu yorumların Mehmet Akif’in Mısır’a gittiği ve Mısır’da bulunduğu seneler boyunca devam ettiğini, hasta bir şekilde İstanbul’a döndüğü günlerde İstanbul ve Ankara’da da özellikle devlet erkânında Mehmet Akif’in teslim etmediği Kur’an Meali etrafında eleştirilerin sürdüğünü söylemeliyiz. Yurt müdafaasına bir ömür vakfeden şairin Safahat’ın yedinci bölümü Gölgeler’de toplanan Mısır şiirleri, onun genel şiir anlayışından şekil ve muhteva bakımından bazı farklılıklar gösterir. Koşarken birdenbire duran şairin şiirlerindeki bu değişimin “sürgün” psikolojisi ve atmosferiyle ilgili olduğu aşikârdır. Bu çalışmada Mehmet Akif Ersoy’un Mısır’daki ruh hali ile kaleme aldığı şiirlerin önceki şiirlerinden farklı yönleri tespite çalışılacaktır.
It is quite common that Mehmet Akif Ersoy’s sixteen-three-year life covered the eleven years of his Egyptian life as a “exile”. Many comments have been made on the fact that the newly established Republic may have occurred due to a number of practices: Mehmet Akif has left his home because he has not adopted the chapel law; Mehmet Akif has left his home because he is against the Republic as a form of administration; Mehmet Akif has left his home because he is afraid of Atatürk's hard approach to the opposition, etc. We must say that all these comments have continued throughout the years that Mehmet Akif went to Egypt and was in Egypt, and that the criticism has continued around the Qur’an Meali, which Mehmet Akif did not deliver in Istanbul and Ankara in the days of his ill return to Istanbul. The Egyptian poems collected in the Shadow of the seventh part of the poet's Safahat from a life foundation to the country's countryside show some differences in terms of shape and mutuality from his general poem understanding. It is obvious that this change in the poems of the poet who suddenly stops while running is related to the "exile" psychology and atmosphere. In this study, we will study to identify the different aspects of the poems that Mehmet Akif Ersoy has written in Egypt with his mood.
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|